Toplam Okunma 0
Yazı dizisinin son bölümüne hızlı başlayalım.
Pilot selamı: Kabul ediyorum, bu adı ben uydurdum. [Açık ağızlı gülümseme] Çoğunlukla pilotların pistten ayrılmadan önce yer görevlilerine yaptığı bir harekettir. Ancak Batı kültürlerinde bir taraf araba veya otobüs içindeyken dışarıdaki kişiye el sallamak yerine araç ayrılırken bu hareketi yapabiliyor. İşaret ve orta parmaklar açık ve birbirine bitişiktir; diğer parmaklarsa avuca doğru gevşekçe kıvrılmış pozisyondadır. El bu durumdayken işaret ve orta parmak alnın yan tarafına hafifçe vurulur ve vuruş ardından bilek sabit dururken iki parmak çapraz öne doğru bir kez itilir.
Rusya: Klasik el sıkışmaya üç kez yanaktan öpme eşlik edebiliyor. Aynı zamanda aile içinde veya yakın dostlar arasında dudaklara masumane öpücük kondurulabiliyor.
Nijer: Bu ülkede de Zambiya'daki gibi başparmak bastırarak selamlaşma yaygın. Ülkede yaşayan Kanouri adlı kabilede ise kişiler birbirlerinin başları üzerinden yumruklarını sallayarak selamlaşıyor.
Arnavutluk: El sıkışılırken her iki taraf karşısındakini omzuna kolunu sarıyor.
Reverans: Günümüzde Batı'da çoğunlukla tiyatro sahnelerinde seyirciyi selamlarken yapılan bir hareket olsa da 20. yüzyıl ortalarına kadar hayli yoğun kullanılan bir selamlama ve saygı gösterimi hareketidir. Gövde dik durur ve bacaklar bitişiktir. Sağ ayak, sol ayağın arkasına doğru atılır ve sağ ayak parmak uçları dik biçimde zemine gelecek şekilde tutulur. Bu hareket yapılırken gövde, kamburlaştırılmadan ve belden öne doğru eğilir ve dizler hafifçe kırılır. Kollar bu süreçte iki yanda sarkık durumdadır. Eğer reverans yapan kişi kadınsa ve üzerinde etek varsa dizlerin kırılması anında eteğini iki yanından tutarak hafifçe çekiştirebilir; reverans yapan kişi erkekse kollarını hafifçe iki yana açar gibi hareket ettirir.
Ülkücü selamı: El sıkışma ile benzerdir. Ancak her iki taraf da işaret, orta ve yüzük parmağını karşı tarafın bilek kısmına doğru uzatarak yerleştirir.
Padişah selamlama: Eee; Japonlar, Çinliler imparatorlarını özel hareketlerle selamlar da Türkler geri kalır mı? Aslına bakarsanız Osmanlı padişahına saygı bildiren hareketler dönemin monarşi rejimleriyle kıyaslandığında şatafattan uzak ve çok mütevazıdır. Padişahın huzuruna çıkan kişi başını hafifçe öne eğerek selam verir namaz kılarken yapıldığı gibi sağ elini sol elinin bileğinden kavrayarak karnının üstünde tutar ve el pençe divan ilerler. Bu duruşu değiştirmeden derdini anlatır ve yine baş selamı verilir ve gövde kamburlaştırılmadan çok hafif bir şekilde öne eğilerek geri geri yürünür. Huzurdan ayrılana kadar padişaha sırt dönülmez.
Dalkavuk selamı: İmparatorluğun yozlaşmaya başladığı dönemden sonraysa geçmişte çoğunlukla şarlatanların yaptığı bir selamlama tarzı dalkavuklara da sıçramıştır. Ancak bu, ciddi bürokratlara veya kişilere yansımamıştır. Dalkavuklar padişahın huzuruna aynı şekilde gelir. Ancak ayrılırken el pençe divan duruşunu yapmazlar. Geri geri giderken kavuklarını düşürmeyecek kadar olabildiğince eğilir ve sağ eli önde sallarlar. Bu sallamayı tarif etmek zor. [Açık ağızlı gülümseme] Yan durmuş "8"rakamı çizimine benziyor. El, saat yedi yönünden hafif bir yay çizerek saat dokuza ve yine yay çizerek saat on ikiye hareket ettirin. Ardından saat on ikiden saat beşe; oradan yine yay çizer gibi saat iki ve saat bire ulaşın. Saat birden sonra başlangıç yeri olan saat yediye dönün ilerleyin. Bu hareket yaklaşık kırk santimlik bir büyüklük ve geniş kıvırmalarla yapılıyor.
Bakınız: Kavuk
Mason selamı: Şehir efsanesi olduğu sanılsa da tarihçilere göre efsane değildir ve hâlâ geçerlidir. Ancak mason örgütleri tarafından net bir açıklama yoktur. Rivayet odur ki el sıkışma anında parmakların konduğu yerler kişinin mason olduğunu ve derecesini bildirir. Kimi rivayetlere göre masonların el sıkışması ülkücü selamına benzer. Ancak üç parmak yerine bir veya iki parmak konur. Diğer rivayetlerse başparmağın ve diğer parmakların avuç ve bilek içinde dokunulduğu yerlere yöneliktir. Mason kimliklerini gizlemeyen kişiler masonik imgelerin yer aldığı yüzükler de kullanır.
Kilise: Katolik kilisesinde kardinaller ve papa sağ ellerine yüzük takar. Kardinaller yüzüğü işaret parmağına, papa ise "balıkçı yüzüğü" olarak adlandırılan yüzüğü, sağ elinin yüzük parmağına takar. Kardinal veya papaya saygısını ifade etmek isteyen kişi tek dizinin üstüne çömelerek yüzüğü öper.
Eh, hayli bir kültürde dolaştığımıza göre ortadan toz olma zamanı!