Toplam Okunma 0
Bu görselde, Microsoft'un Outlook uygulamasının logosu bulunuyor. Logo, basit ve modern bir tasarıma sahip. Logoda, iki ana şekil yan yana duruyor: Solda, yuvarlak köşeli, açık ve koyu mavi tonlarında kare bir simge var. Ortasında, beyaz renkte büyük bir "O" harfi yer alıyor.Sağda ise, açık ve koyu mavi tonlarında, bir e-posta zarfını temsil eden bir şekil bulunuyor. Zarfın üst kısmı, bir ızgara veya pencereleri andıran karelerden oluşuyor.

Doğrudan söyleyeyim: Yeni Windows sürümlerini, kendi yazılımımla uyumlu hâle getirme sürecinde bana en çok kasvet yaratan konu temadır.

 

Her ne kadar artık bilgisayarı ekran okuyucuyla kullanıyor olsam da gözümdeki koyu renk seçme yetisi hayli işime yarıyor. Özellikle yazılım geliştirme sürecinde klavyeden gelen hızlı girdilerin verdiği tepkiyi seçebilmek hata olasılığını azaltıyor. Ancak Microsoft (MS) tema konusunda tam bir kıl!

 

Windows 10'da (W10) beni o denli zorladı ki, Microsoft Türkiye'nin genel müdürüne ulaşmaya kadar işi götürmüştüm. Sağ olsun, beni hem Türkiye'deki hem de ABD'deki bir yazılımcıyla temasa geçirdi ama sonuç çıkmadı. Yazılım dünyasında bazen şu olur: "Ya minicik bir değişiklik, yapılır" denir ama o minicik değişiklik çılgın bir değişim gerektirir. Nihayetinde böyle olmuş ve MS bana bir çözüm önerememişti. Sonrasında ben bir yol bulmuştum da paçayı kurtarmıştım.

 

W11'in az görenler için sunduğu "yüksek karşıtlık" teması W10'a göre daha iyi. Benim W10'da yakındığım bazı konular düzeltilmiş. Ama yeterli olduğu da söylenemez. Ancak çekirdek yapıdaki değişim dışarıdan zorlayıcı müdahalelere açık bırakılmış ve bu güzel bir şey.

 

W11'in yüksek karşıtlık temalarında farklı seçenekler var. Özellikle koyu zemin üzerine açık renkte algıya sahip olanlar için yeterli. Ancak açık zemin üzerine koyu renk algısına sahip olanlar için aynı şeyi söyleyemiyorum. Kısacası eğer açık zemin üzerine koyu renk algısına sahipseniz bu yazının sonunda yer alan paketi indirin. İçinde bazı düzenlemeler yaparak oluşturduğum bir tema bulunuyor.

 

Tema, açık mavi zemin üzerine koyu lacivert / siyah tonlarında. W11'in yüksek karşıtlık temalarının aksine masaüstünde ve dizinlerdeki seçili öğelerin çerçeve rengini de değiştiriyor. Yapmanız gereken tek şey paketteki "Tema_etkinleştir.bat" dosyasını çalıştırmak. Dosya, temayı önce ilgili Windows dizinine atıyor ve ardından arka planda ayarlarınızı değiştirerek temayı aktif hâle getiriyor. Paket içindeki "animasyon.bat" dosyası ise W11'in öğelerin seçimine yönelik görsel efektleri devre dışı bırakıyor.

 

W10 kullanıyorsanız ve şansınızı denemek isterseniz dosyayı çalıştırın. En kötü olasılıkla eski temanıza geri dönersiniz. Ancak paket içinde yer alan registry girdisini çalıştırmanız hâlinde benim W10 için uyguladığım senaryoya ulaşabilirsiniz. İlgili girdi, W10 yüksek karşıtlık tema ayarlarına "çerçeve rengi, aktif pencere başlık rengi" gibi seçeneklerin "görünür" olmasını sağlıyor. Renkleri belirlemeniz yeterli oluyor.

 

Gelelim Outlook konusuna. Microsoft Ofis Outlook oldukça kullanışlı bir uygulama olmasına rağmen pek tercih edilmiyor. Bunun en büyük sebebi kurulum ve ayarlarının zor olduğu ön yargısı. Temel kurulum da pek zor değildir ama birkaç e-posta hesabınız varsa bunları yapılandırmak zaman alıcı olabilir.

 

Aslına bakarsanız yapılandırması da çok uğraştırmıyor. Tek bir profil için yaptığınız ayarlar, diğer profillere de yansıyor. Windows'un çekirdek yapılarıyla etkileşimli çalıştığı için uyumluluğu ve tutarlılığı yüksek. Profilin veri tabanını ikincil bir diske (Örnek: D) veya ikincil diske taşıdığınız belgelerim klasöründe tutmanız hâlinde işler daha da kolaylaşıyor.

 

Ben şu şekilde kullanıyorum: Veri tabanlarını D diskindeki bir klasörde tutuyorum. Birden fazla e-posta hesabını kontrol ettiğim için profilleri ve veri tabanlarını da ayırıyorum. Yani kişisel e-postam, grupları takip ettiğim ikinci e-posta ve Körüz.biz'e ait e-posta hesapları ayrı bir profil. Tabii isterseniz hepsini tek profilde ama ayrı klasörlerde tutma şansınız da var.

Diyeceksiniz ki, "O kadar profili kurmakla uğraşılır mı?"

Uğraşılmaz. En azından her seferinde. ☺

 

Outlook ve Outlook'a ait Windows ayarlarını yedekliyorum. Bu yedekleme yeni bir Windows kurulumundan sonra tek tıklamayla tüm profiller ve ayarların geri dönmesini sağlıyor. “Outlook profillerini en son ne zaman kurduğumu hatırlamıyorum bile” dersem daha açıklayıcı olabilir. Oluşturulan kural, imza, alt klasörler vb. incik cincik de veri tabanında saklandığı için işler kolaylaşıyor.  Yapılması gereken tek şey profili açıp e-posta şifresini girmek oluyor çünkü yedekleme sürecinde şifreler dosyaya yazılmıyor.

 

Eğer Outlook kullanıyorsanız veya yapılandırmayı planlıyorsanız bu yazı için derlenen "Microsoft Outlook Profil ve Ayarları Yedekleme.bat" dosyasını çalıştırmanız yeterli. Dosyayı çalıştırdığınız dizinde, mevcut Outlook yapılandırılmalarınıza ait "Windows ayarlar" ve "Profiller" adında iki adet .reg dosyası oluşacak. Bu dosyaları bir yerde saklayın. Yeni bir Windows kurduğunuzda veya profil ayarlarında yanlış bir işlem yaptığınızda bu iki .reg dosyasını çalıştırmanız yeterli olacak.

 

"Oluşan .reg dosyaları nedir, ne işe yarıyor?” diye soranlar olabilir. Bu iki dosya, Outlook'a ait "kayıt defteri anahtarlarını" yedekliyor. Outlook, profilleri ve uygulamaya ait ayarları iki farklı yerde saklıyor. "Profiller.reg", Outlook’a kurulu olan e-posta adreslerine ait teknik ayarları yedekliyor. "Windows ayarlar.reg" dosyasıysa Outlook'a yaptığınız ince ayarları yedekliyor.

 

Ancak unutmayın: Bu iki .reg dosyası yalnızca profil ayarları ve Outlook Windows ayarlarını yedekliyor. Veri tabanını siz sağlam bir yerde tutmalısınız ve yeni bir kurulum yaparken veri tabanının aynı yerde olmalı. Örneklemek gerekirse veri tabanı "D:\outlook" adlı bir klasördeyken yedekleme yaptıysanız ve daha sonra veri tabanınızı "D.\bilmem-ne-dizini\outlook" yoluna taşıdıysanız sorun yaşarsınız.

"Nasıl bir sorun?" sorusunun yanıtı şu: .reg dosyaları profil ayarlarınızı ve Windows ayarlarınızı girer. Outlook'u açtığınızdaysa "Veri tabanı bulunamıyor" hatası alırsınız. Veri tabanının yolunu gösterme şansınız var; okumadan enter tuşuna basarsanız yeni bir veri tabanı oluşur. Profil ayarları ve Windows ayarları bu yeni veri tabanında kullanılır.

 

Önümüzdeki ay "Windows'u bir kez kur, bilgisayarın bozulana kadar bir daha kurma" yöntemiyle devam edeceğiz.

 

Notumsu: Paketteki dizinlerde yer alan “beni oku” dosyasının beklentisini karşılamanız iyi olacaktır. 

 

Dergideki arkadaşlar yazıda bahsedilen paket dosyayı aşağıya koyacaklardır. Ama ben geçen ay söylediğimi yeniden diyeyim: Bu yazıyı yayınladığı tarihten çok sonra okuyorsanız ve paket dosyayı indiremiyorsanız sövmeniz gereken kişi ben değilim! ☺

 

İlgili dosyaya

Dosya

Bağlantısından ulaşabilirsiniz.


Sesli Dinle

Yorumlar

Bu yazı için henüz yorum yok.