
Sizleri geçen ayki yazıda dil çıkararak salamlamıştım. Bu aysa başınızın üstünde bir yumruk savurarak selamlıyorum. [Açık ağızlı gülümseme]
Farklı kültürlere ait selamlaşma jestlerine kaldığımız yerden devam edelim.
Bedeviler: Arap Yarımadası ve Kuzey Afrika'da yaşayan Bedevi toplulukları fiziksel selamlaşma hareketlerinde farklılıklar gösterir. Kucaklaşma dışında el sıkıştıktan sonra karşıdaki kişinin yanağı okşanır. Bazı Bedevi topluluklarında birbirlerine yakın dost veya akraba olan erkekler, burun uçlarını birbirine sürterek samimiyetlerini ifade ederler. Eğer hafızam beni yanıltmıyorsa deve ve lamalar da sosyalleşmek için burunlarını birbirine sürtüyorlardı. [Gülümseme]
Bayrak selamı: Kültürlere göre farklılık gösteren bir selamlama biçimidir. ABD, Kanada'da sağ el kalbin üzerine konuyor. Avrupa'da baş hafifçe öne eğilerek veya saygı duruşu pozisyonu alınarak gerçekleşiyor. Bu anlarda başında şapka veya kasket olan kişiler bunları çıkarıyor. Türkiye'de ise yerine göre saygı duruşu yerine göreyse "asker selamı" ile yapılıyor.
Tayland: Kişisel fikrim görsel açıdan en hoş selamlaşma jestinin "wai" olduğudur. Dirsekler böbreklerin yakınında gövdeyle bitişik pozisyondayken iki el, göğüs üstünde köprücük kemiklerinin ortasına doğru getirilir ve iki elin avuç içleri birbirine yapıştırılır. Bu birleşme esnasında her elin parmakları bir yandaki parmağa bitişiktir. Birleştirilen elin başparmak uçları çeneye temas eder. Baş hafifçe eğilerek alnın, iki elin bitişik parmak uçlarına değmesi sağlanır. Tıpkı Japon kültürüne ait selamda olduğu gibi wai'de de başın ve gövdenin eğim oranı farklı anlamlar içerir. Wai, selamlama dışında yerine göre teşekkür etme ve özür dileme anlamına da gelir.
Çin: Çin kültüründe envai çeşit selamlama biçimi bulunur. Kick-box'un dünya genelinde yayılmasıyla birlikte Çin savaş sanatlarında ve resmî törenlerinde sıkça kullanılan bir selamlama jesti de globalleşmiştir. Sol el, parmaklar açık ve birbirine bitişik bir şekilde parmak uçları havaya; iç kısmı ise sağa doğru duracak şekilde göğüs hizasına getirilir. Sağ el yumruk yapılır Avuç içine kıvrılmış parmak uçları zemine bakacak şekilde sol avucun içine sertçe vurularak yerleştirilir. Sol el barışı, sağ el ise kişinin gücünü ve yeteneklerini temsil eder.
İmparator veya çok saygı duyulan kişilerin selamlanmasıysa farklıdır. Saygısını sunmak isteyen kişi dizlerinin üstüne çöker ve bedenini öne doğru eğerek alnını zemine yaslar. Ancak bu hareketi yaparken kollar ve eller başa eşlik etmez. Çin tarihinde bu saygı bildirimi de saygısını ifade etmek isteyen kişinin güç ve yeteneklerine göre değişirmiş. İmparatorun önünde belli aralıklarla oluşturulmuş alanlar olurmuş. Mesafe yaklaşık yirmi metreden başlar ve imparatora bir metre mesafe kalana kadar değişirmiş.
Çin'deki diğer bir selamlama jesti Japon ve Tayland kültürlerinin etkisiyle ortaya çıkmıştır. Çoğunlukla saygı ifade etmek için kullanılır. İki el tıpkı Tayland selamında olduğu gibi birbirine bitişiktir. Ancak wai, kalp hizasında ve göğsün ortasında yapılır. Batı kültürünün etkisiyle de el sıkışma özellikle iş yaşamında sıkça kullanılır. Ancak bu esnada kişiler sol ellerini kullanır. "Neden sol?" diye merak ediyorsanız eşelenebilirsiniz. Ben, " Herhâlde sağdan hayır gelmeyeceğini anladıkları içindir" yanıtını uydurmayı tercih ediyorum. [Açık ağızlı gülümseme]
Filipinler: En yaygın kültürel selamlaşma hareketi bizim kültürümüzdeki el öpmeye benzer. Yaşça küçük olan veya saygısını ifade etmek isteyen kişi, karşısındakinin sağ elini tutarak elin sırt kısmını kendi alnına dokundurur. Saygı gösterilen kişi bu süreçte elini öne uzatmaz; saygı gösteren kişi uzanarak sağ eli tutar ve eli öpmeden direkt alnına götürür.
Hindistan: Hindistan coğrafyasında da farklı selamlaşma ve saygı bildiren jestler bulunuyor. En yaygın olanı iki elin avuç içleri birbirine bitişik şekilde göğüs hizasında tutmak. Tayland ve Çin'de kullanılanla aynı fiziksel hareket olsa da taşıdığı anlam açısından farklılaşıyor. Bir tür enerji paylaşımını ifade ediyor, denebilir. Saygı gösterme ifadesi olarak yaşlıların ayağına dokunuluyor. Hindistan'daki bazı Müslüman topluluklardaysa sağ el avuç içi havaya dönük şekilde alın hizasına kaldırılıyor.
Amerika: El sıkışma dışında yapılan farklı selamlaşmalar da var. Örneğin serseriler, yeni yetmeler veya çete üyeleri birbirlerini yumruk tokuşturarak selamlayabiliyor. İki taraf da elini yumruk yapıyor ve parmakların ön tarafı birbiriyle bütünleşecek şekilde tokuşturuyor. "Çak bakalım" olarak bilinen ve bir elin avuç içi havaya bakacak şekilde açıkken karşıdaki kişinin bu avuca şaplak vurması ve sonrasında aynı vuruşun diğer kişi tarafından yapılması da bilinenler arasında. NATO toplantısında ABD Başkanı Trump, Erdoğan'la yumruk tokuşturmuştu. Dışişleri Bakanlığı döneminde torununun doğduğu haberini alan Ahmet Davutoğlu'nun dönemin Amerika Dışişleri Bakanı Clinton'a elini uzatarak "çak bakalım" yapmış olmasının kameralara yansıması da bence çok ironik. Tabii Trump'ın yumruğunu uzattığında Erdoğan'ın yüz ifadesinin ne olduğunu bilememek de çok derin bir üzüntü sebebi benim için. [Açık ağızlı gülümseme]
Zambiya: Aslında bu sadece Zambiya değil diğer bölge ülkelerinde ve hatta Amerika'da da sıkça rastlanan bir selamlaşma jestidir. Klasik el sıkışma ile başlıyor. Ardından başparmaklar birbirlerine bastırılıyor. Afrika kökenli diğer bir benzer selamlaşma da el sıkışmayla başlayan ve ellerin birbiri içinde hareket ederek bilek güreşi yapma pozisyonuna getirilmesiyle oluşuyor.
Bir sonraki yazıda birkaç farklı coğrafyadan devam edeceğiz.