Toplam Okunma 0

Evet arkadaşlar, biz sakatların nasakatlarla aynı okulda okumamızdan muzdarip olan eğitim ve öğretimcilerin gerçekleşmesi için yıllardır adeta yalvardıkları hayalleri gerçek oldu! Artık biz ibretlikler, Körler Sağırlar Birbirini Ağırlarhane’den çıkıp Engellilerin Hayattaki İlk Okulu’nu da geçtikten sonra, sağlam kardeşlerimizle entegre olmak yerine artık İbret Meslek Liselerine ve ardından üniversitelerde bizim için açılan Dernek Yönetimi, Yardımlaşma ve Dayanışma Mühendisliği, Mağdur Edebiyatı gibi bölümlere sınavsız yerleştirileceğiz.

Bunun yanında pek çok farklı düzenleme de bizi bekliyor elbet. İbret Meslek Liseleri’ndeki müfredat ve yönetmelik “normal” liselerden farklı olacak. Mesela Normal liselerdeki Görsel Sanatlar dersi İbret Meslek Liselerinde Körsel Sakatlar dersi olarak işlenecek. Derslerde körlerin pijama giyme aşamalarından su içerken karşılaştıkları temel zorluklara kadar pek çok ilginç konu işlenirken, sene sonunda düzenlenen münazarada “Önemli olan görmek mi, hissetmek mi?” sorusu tartışılacak.

Okulda öğrencilerin bilgi birikimi ve öğrenme becerilerine göre pek çok ilginç ve faydalı ders de var: Neden Eğitimi: Neden sakatım? Neden kimse bana yardım etmiyor? Toplumsal önyargılara neden taktım? Neden böyle kompleksliyim? vs. (İnsanlar bu derste kafalarındaki soru işaretlerini silecekler ve benim aşamadığım “kompleksleri” aşacaklar.)

Yetematik: İbretler bu derste abaküsle sayı saymayı öğrenerek kaç farklı konuda kendilerine yetematiklerini hesaplayıp diğer insanlardan ne kadar ayrı, ne kadar ucube olduklarını fark edecekler. (Okul, hayatın gerçeklerini en iyi öğrenebileceğimiz ortamdır.)

Seçmeli Dilence/İşaret Dilencesi: Bu derste ibretlikler normal insanlardan yardım isterken kullanabilecekleri temel söz kalıplarını öğrenecek, mikrofon uzatıldığında acitasyon icra etmede yetkinleşecekler.

Ayrıca bu liselerde pek çok dikkat çekici uygulama da göze çarpıyor.

Bu okulda öğrencilerin performansına bakılmaksızın her öğrenciye 100 verilecek. Çünkü sakatlar yapıları gereği kırılgan ve hassas olduklarından onları üzecek en ufak bir şeyden kaçınmak vatani görevdir. Normal okullarda da yer yer yapılan bu uygulama normal öğrencilerden tepki alıyor, öğrenciler vicdani mastürbasyonla doyuma ulaştırılamayınca eğitimciler bu işi sadistik yöntemlerle halletmek durumunda kalıyordu.

Bu okulda hizmetlilerin vileda kullanması yasak. Geçtiğimiz yıllarda okullardan birinde uyanık bir hizmetli, masum görme engelli yavrucağımıza bastonu yerine viledayı vermek suretiyle bütün okulu temizletmişti. Bu tarz kazaları önlemek için hizmetliler yerleri bezle ve yere eğilerek silecekler. Varsanılan izdüşümlerin imgelemsel görüngüsünü alımlamada sıkıncama yaşayan yavrucaklarımızın (hah, nihayet hatırladım yeni tanımı, artık körler için bu tabir kullanılacak, onları incitmemek için) hizmetlilere basmaları ihtimaline karşı, temizlikler okul çıkış saatinden sonra yapılacak. (Bu kadar sakatı yatılı barındıracaklarını düşünmediniz herhalde.)

Pazartesi sabahları ve Cuma akşamları İstiklal Marşı törenlerinde, milli marşımızdan sonra özri marşımız olan “Sevdiğim Kız Bana Abi Diyince” şarkısını da öğrenciler toplu halde seslendirecekler.

Okulda öğrenciler üniforma giymeyecek, bornoza benzer fermuarlı bir kıyafet giyecek. Özellikle varsanılan izdüşümlerin imgelemsel görüngüsünü alımlamada sıkıncama yaşayan bireyler kravatın ne kadar sıkıldığını, gömleğin kaç düğmesinin iliklendiğini anlayamayacağından, kendilerini boğma ihtimalleri oldukça yüksektir.

Bu sene pilot uygulaması yapılan İbretlik Meslek Liseleri sadece İstanbul, Ankara ve İzmir’de ikamet eden ibretlikleri kapsayacak. Bu uygulamanın sakatlar için en iyisi olduğunu düşünen Milli Eğitim Bakan Yardımcısının Genel Sekreterinin Kuzeni Sayın Muarrem Mükerrem, bunu bir çeşit tecrit olarak değerlendirenlere şu cevabı verdi: “Canım bu kadar büyütülecek bir şey yok. Sonuçta ünlü markalar da defolu mallarını diğer mallarla birlikte mağazada satmıyor, gidiyor bitpazarında satıyor. Bizimki de o hesap. Biz de ayrı okullarda en azından hak ettikleri eğitimi veriyoruz.”

İbretlik Meslek Liselerinin faydalarını saymakla bitiremeyen Mükerrem konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Hem bu iş o şey olanlara da çok iyi gelecek. Kendileri gibi şeylerle bir arada okuyacaklar. Bizim normal çocukları görüp de o biçim olmalarını dert etmeyecekler. Sınav yok, hep 100 alacaklar. Hem fizik, kimya ağır gelir onlara. İşlerine de yaramaz zaten. Onlar da onlar gibi olanlarla ilgili bir meslek seçecekler zaten. Biz onlara karşı sorumluluğumuzu devlet olarak layıkıyla yerine getirdik.”

Toplum tercümanı Sayın Mükerrem'in bu açıklamalarının altına imzasını atan milyonlarca veli ve muallimin aralarında bulunduğu grup, Taksim Meydanı'nda eğlen yaptı. Tarihe kabartma harflerle yazılacak olan bu Sakatları Toplumdan Kazı Kazan uygulamasının akıbeti ise merak konusu.


Sesli Dinle

Yorumlar

Bu yazı için henüz yorum yok.