Toplam Okunma 0

Eurovision Şarkı Yarışması, ilk defa katıldığımız 1975 yılından bu yana milli meselemizdir. Hangi şarkıyla katılacağımız, hangi dilde söyleyeceğimiz, giyilen kostüm, ülkelerin birbirleriyle olan siyasi durumlarına göre oy vermeleri gibi şeyler haftalarca konuşulur. Türkiye ise, 2013 yılından bu yana oylama sistemindeki adaletsizlik gerekçesiyle yarışmaya katılmadığı için bizim Eurovision’la ilgili pek bir gündemimiz yok. İşte bu nedenle kaçırdığımız bir şey olmuş. 2015 yılında Eurovision Şarkı Yarışması’na ev sahipliği yapan Avusturya, yarışma tarihinde bir ilki gerçekleştirmiş.

Avusturya devlet televizyonu ORF, Eurovision’u yayınlayan Avrupa Yayın Birliği ile işbirliği içinde, 2014’te Danimarka’da yapılan yarışmada birinci olan ve aldığı dereceden çok cinsiyet tartışmalarıyla gündeme oturan Avusturyalı şarkıcı Conchita Wurst’dan ilhamla daha içermeci bir yarışma yapmaya karar vermiş.  Ve hem yarı finallerde hem de büyük finalde söylenen şarkılarda işaret dili kullanmışlar.

Avrupa Yayın Birliği temsilcisi, 5-6 ay gibi bir süre bu proje üzerinde çalıştıklarını ve müzik programları da dâhil olmak üzere bazı televizyon programlarında işaret dili kullanan İskandinavya ülkelerinin projeye özellikle büyük ilgi gösterdiğini belirtmiş.

Proje için Avusturya Sağırlar Derneği’nden de destek alınmış. İşaret dili tercümanlarından bir ekip oluşturulmuş. Ekipte 6 kişi var ve ekip lideri de bir Türk: Delil Yılmaz. Kendisi Avusturya doğumlu ve üniversitede Fransız Dili ve Edebiyatı okurken işaret dili kursuna yazılarak bu alana adım atıyor. O ve “feeder” olarak adlandırılan ve canlı yayında sağır tercümanlara destek olan kişi hariç ekipteki tüm işaret dili çevirmenleri sağır. İşiten tercüman şarkıyı önce Avusturya işaret diline, onun ardından sağır tercüman ise uluslararası işaret diline çevirmiş. Şarkı sözleri birebir çevrilmemiş. Hedefleri hikâyeyi ve şarkının ruhunu aktarmaya çalışmak olmuş. Projeye 9 ülke katılarak canlı yayında uluslararası işaret dili çevirilerinin görüntülerini yayınlamışlar. Bu ülkeler;  Almanya, Avusturya, Danimarka, Finlandiya, İsveç, İsviçre,  Letonya, Norveç ve Slovenya.

Yetersiz ama ilk ve örnek olması açısından önemli olan bu adımı,  2016 yılı Mayıs ayında yarışmanın ev sahipliğini üstlenen İsveç bir adım ileriye taşıyacak. Bunda İsveç Devlet Televizyonu’nun Eurovision’a gönderecekleri şarkıyı seçtikleri ulusal yarışmalarında 6 yıldır işaret dilini kullanıyor olmalarının payı da büyük. Tüm şarkıların altı tercüman tarafından işaret diline çevrilmesinin yanı sıra bu kez program sunucularının söyledikleri de üç tercüman tarafından işaret diline çevrilecek.

Konuyla ilgili haberlerin yapıldığı yabancı web sitelerindeki yorumlar arasında “ne yani şovu tam ekran seyredemeyecek miyiz?” “artık Eurovision hiç tat vermeyecek” gibi ifadeler de vardı. Yarışma bu konudaki ön yargı ve bilgisizliğin de azaltılmasında yardımcı olacaktır.

Kim bilir belki Türkiye bir gün tekrar Eurovision’a katılmaya karar verir ve isteyenler de şarkıları Tük İşaret Dili ya da Uluslararası İşaret Dili ile “seyretme” imkânı bulur.


Sesli Dinle

Yorumlar

Bu yazı için henüz yorum yok.