Toplam Okunma 0
Gri bir fonun önünde yan yana ikisi kadın toplam beş kişi, yüzlerinde şaşkınlık, bıkkınlık, öfke gibi duygularla ekrana bakıyor.

Evet, artık şaşırmak istiyorum. Mesela bir sabah yola çıktığımda kimse beni kolumdan tutup sürüklemesin; “Çayına şeker, yemeğine baharat alır mı?” diye yanımdakine sormasın; “Ay! Çocuk mu yaptınız?” diye şaşırıp şoka girmesin; kısacası benim birey olduğumu anlasın. Yani eşit bir dünyada, insanca yaşamak istiyorum. Biliyor musunuz? Böyle bir dünya şaşırtacak beni. İnsanların beynine yerleşmek ve sadece herhangi bir yeti farkı bulunan bireyi neden aciz, zavallı, yardıma muhtaç, yaşamın hiçbir zevkinden yararlanma hakkı bulunmayan ve topluma yük olan varlık olarak gördüklerini çözmek isterdim. Çünkü yıllardır anlatıyoruz ama anlamıyorlar. Belki o mekanizmayı tespit edebilirsem, bir değişiklik yapabilirim. Yıllardır sizinle birlikte yaşayan insanlarda bile o mekanizma konuşmakla, gözlemle düzelmiyor. Öyle bir şey yapıyor ya da söylüyorlar ki günlerce “Ya bu beni hiç tanımıyor mu? Nasıl böyle davranabilir ki?” diye düşünmekten beynim karıncalanıyor. Bu gidişle benim sistemlerimde hatalar oluşacak.

 

Yeti farkı bulunan bireyin yapmak istediği her şeyi engelleyip her ihtiyacını kendisi karşılayıp en ufak bir yorgunluk ya da sıkıntı anında “Ya bu hiçbir işini kendisi yapmıyor. Her şeyi benden bekliyor. Biraz gayret etse, benim yükümü hafifletse ama nerede” diye serzenişler gösteren aile bireyi, sen biraz dursan mı acaba? Biraz izin mi versen ailendeki insanların kendi işlerini kendileri görmeleri için? Evet, belki senin istediğin gibi ya da senin belirlediğin yoldan olmayacak ama emin ol, o birey de kendi yöntemini geliştirecek. Hem neden tek doğru senin yolun olsun ki?

 

Sayın işveren, şirketinde ya da kurumunda çalıştırdığın yeti farklı bireyi dinlemeyi denedin mi hiç? Nasıl bir erişilebilirlik düzenlemesine ihtiyaç duyduğunu, hangi işlerde yeteneği olduğunu anlamaya çalıştın mı? Peki, bunları yapmadıysan nereden buluyorsun “Falancayı işe aldık. İşte yardım olsun diye. Yoksa ondan bir şey beklediğim yok. Zaten ne yapabilir ki?” diye ukalalık yapma hakkını?

 

Sevgili öğretmen arkadaş, elinde kumanda akıllı tahtada ders anlatırken sınıfındaki yeti farklı öğrenci aklına geliyor mu hiç? Onun için nasıl bir erişilebilirlik düzenlemesi yapabileceğini araştırdın mı? Onun da diğer öğrencilerinden bir farkı olmadığı, sadece senin anlattığın konuları takip edebilmek için farklı yöntem ya da araç-gerece ihtiyacı olduğu fikri geldi mi aklına? Küçücük bir dokunuşla hem sınıfını hem oyun alanlarını tüm öğrencilerin için eşit hale getirip hepsini kaynaştırma düşüncesi sana sıcak geliyor mu? Tüm bunlar hakkında bir fikrin yoksa ve bu anlattıklarım sana Kuantum fiziği kadar uzak geliyorsa, ne hakla suçluyorsun yeti farklı öğrencini “Başarısız, uyumsuz” diye?

 

Sayın doktor, karşına gelen insanın rahatsızlığını en iyi kendisinin anlatabileceği ve tedavisini de en iyi kendisinin anlayabileceği, eminim ki o altı yıllık eğitim hayatında sana anlatılmıştır. Peki, söyler misin, yeti farklı bir birey geldiği zaman ona neden çocuk ya da tamir edilecek eşya muamelesi yapıyorsun? Kendi derdini anlatmasına, tedavi yöntemini öğrenmesine neden izin vermiyorsun? Kim veriyor sana o bireyi yok sayma hakkını?

 

Mağazadaki tezgâhtar, devlet dairesindeki memur, gişedeki görevli, polis, otobüsteki muavin, kafedeki garson, yoldaki amca, komşudaki teyze, üst kattaki abla, parktaki abi, bizim sizlerden ne gibi bir farkımız var? Hangi sistemle bizi kendinizden ayrıştırıyorsunuz ve bizim adımıza karar verip uyguluyorsunuz?

 

İşte tüm bunları yaptıran sistemleri öğrenip değiştirebilmek için beynin yapısını incelemek ve bir nörolog kadar beyne hâkim olmak istiyorum. Ama bir başka saçma ayrımcılıkla karşılaşıyorum ki “Dur, sen körsün! Tıp Fakültesi okuyamazsın!” Peki neden? Benim hangi okulda ne kadar başarılı olabileceğimi hangi kriterlere göre belirlediniz?

 

Şimdi koydum şapkamı önüme, düşünüyorum. Birbirine ve ihtiyaçlarına saygılı aile bireyleri, çalışanının gereksinimlerini gözeten işveren, öğrencisi için her türlü erişilebilirlik düzenlemesini yapmaya hazır öğretmen, hastasını insan olarak görmeyi başarabilen doktor ve diğerleri, haydi neredeyseniz gelin. Ben artık şaşırmak istiyorum.

 

 


Sesli Dinle

Yorumlar

Bu yazı için henüz yorum yok.