Toplam Okunma 0

Merhaba arkadaşlar. Bu ay sizlerle yine kişisel bir deneyimim üzerine konuşalım istedim.

Taşınmak, kimileri için bir işkenceyken; benim gibi hala genlerinin etkisinden kurtulamamışlar için, her bahar taşınma takvimi başlar ve damarlarındaki kan, “Haydi ama yeni yerler görme ve oralarda yaşama zamanı” çığlıkları ile dolaşır. Ben de bu çığlıklara uzun süre karşı koyamam ve neredeyse her iki üç yılda bir şehir değişikliği yaparım. İşte yakın zamanlarda, yine bir şehir değişikliği yaptım ve ev taşıdım. Şimdi bu taşınma deneyimim üzerine birkaç kelam etmek isterim.

Elbette ev taşımak, tüm evi baştan aşağı elden geçirmek çok kolay ve eğlenceli bir iş değil. Ama sık sık yer değiştirince, hem az eşya ile yetinmeyi hem de pratik ve körcül kolileme tekniklerini öğreniyorsunuz.

Öncelikle eğer Braille okumayı biliyorsanız, bu sizin için muhteşem bir yardımcı olacaktır. Ben bu konuda şanslı olanlardanım. Hem ben Braille okumayı biliyorum hem de birlikte yaşadığım kardeşim, Braille yazmayı biliyor. Bu nedenle, biz taşınırken tüm kolilerin üzerinde, hem Latin hem de Braille Alfabeleri ile içerisinde ne olduğuna dair açıklayıcı notlar yer aldı. Eğer bunu yapmaz ve koliler üzerine notlar almaz ya da işaretlemeler yapmazsanız,  yeni evinize geçtiğinizde yerleştirme aşaması ciddi anlamda bir karmaşaya dönüşebilir ve siz çıldırma noktasına ulaşabilirsiniz.

Braille okumayı bilmiyorsanız ya da artık son kolilere geldiniz ve biraz da telaşınız arttı ise; o zaman da farklı biçim verilmiş kâğıtlar ya da farklı bantlama yöntemleri imdadınıza yetişebilir. Biz Braille’nin kolaylığını fark etmeden önce her grup koli için farklı bantlama yöntemleri kullanıyorduk. Örneğin; mutfak eşyalarının toplandığı kolileri karşılıklı köşelerden çapraz biçimde; kitap kolilerini yan yana üç sıra bant ile kıyafet kolilerini tek uzun bir bant ile bantlıyorduk. Böylece, evi yerleştirirken hangi kolinin hangi odaya ait olduğunu bulmak oldukça kolaylaşıyordu.

Evi toplarken her koliyi yaptığınız odada bırakmak değil de evin az kullanılan bir yerinde toplamak daha akıllıca olacaktır. Zira taşınma kargaşasında, ister istemez ev alıştığınız düzenden çıkmışken ve bir de bir şeyleri yetiştirme telaşındayken; ortalıkta dolaşan koliler, ciddi kazalara sebebiyet verebilir. Ancak, tüm koliler evin bir odasına hapsedilirse, bilirsiniz ki hepsi orada ve daha rahat hareket edebilir; istenmeyen olaylardan korunursunuz. Ayrıca, bu toplama işi taşıma şirketi için de avantajlı oluyor ve daha hızlı yükleme yapabiliyorlar.

Askıda olan kıyafetlerinizi büyük boy çöp torbalarına geçirip altlarından bantlayarak yerleştirme işini kolaylaştırabilirsiniz. Özellikle en büyük boy çöp torbaları, 5-6 askıyı aynı anda alabiliyor. Böylece, taşınmadan sonra, dolabınızın alışkın olduğunuz düzenini yeniden oluşturmanız; çok daha basit oluyor. Sadece grup askıları dilediğiniz sıraya göre asıp - ki gruplandırdığınız için, içinde ne olduğunu biliyorsunuz - torbalarından çıkarmak kalıyor.

Taşındığınız evde çöp kalabalığını azaltmak ve sürekli çöp bidonu ile ev arasında git gel yapmak istemiyorsanız,  özellikle mutfak eşyalarını sararken, aralarında kâğıt havlu kullanmanızı öneririm. Çay bardağı ya da kahve fincanı gibi küçük cam eşyayı sararken çoğunlukla tek yaprak kâğıt havlu yeterli oluyor. Daha büyük bardaklar ve kupalar için ise, iki ya da üç yaprak kâğıt havlu alıp bardağın etrafına dolayarak, uçlarında kalan çıkıntıları bardağın içine doğru kıvırıp sağlamlaştırabilirsiniz. Tabakları ise aralarına birer yaprak kâğıt havlu koyarak üst üste sıraladıktan sonra, buzdolabı poşetlerinin içine yerleştirip poşetin ağzını bağladığınızda, hem birbirlerinden ayrılmaları önlenir; hem de sağlam bir şekilde koliye yerleştirebilirsiniz. Kâğıt havlular, gazete ya da kâğıt kadar çok yer kaplamıyor hem de zaten temiz tabak ve bardakları sardığınız için, çıkan havlu parçalarını sonra mutfağı silerken kullanabiliyorsunuz. Zira taşınma aşamasında, mutfak tezgâhının üzeri sürekli kirlendiği için, sürekli silinme ihtiyacı oluyor. Bir başka kolaylığı ise; tabak bardak gibi eşyalarınızı, yıkamadan kaldırma imkânı sağlaması. Zira eğer gazete ya da dergi sayfalarına ambalajlama yaparsanız; yeni taşındığınız evde her şeyi yıkama telaşına düşmek zorunda kalacaksınız ki bu da ciddi zaman kaybı ve ekstra yorgunluk anlamına gelir. Ben son birkaç taşınmada, bıçak, çatal vesaire için, plastik saklama kutularından kullanıyorum. Zira bunlar koliyi delebiliyor ve yaralanmalara sebebiyet verebilir. O nedenle, orta boy plastik saklama kapları içerisinde daha güvenle taşınıyorlar.

Yeni evinize geldiğinizde, taşıma şirketine, kolilerin hepsini bir yere koymasını söyleyin. Benim taşındığım evde en uygun yer mutfaktı ve ben tüm kolileri oraya istiflettirdim. Zira taşımacılar tüm eşyayı bir an önce indirip gitmek telaşında olduklarından; kolileri de neresi olursa oraya atıyorlar ve bir yandan alışılmaya çalışılan bir ev bir yandan etrafa dağılmış koliler; çok büyük kargaşa oluyor. Ancak, tüm koliler bir yerde toplanırsa, sonrasında tasnif etmesi de çok kolay oluyor.

Evin içi ile ilgili son bir tavsiye de eşyaları yerleştirmeye başlamadan önce; kabataslak bir yerleşme planı oluşturmanız. Zira “Bir yandan koli açar; bir yandan da nereye koyacağıma karar veririm” derseniz; ortalık birbirine girer ve neyi nereye koyacağınızı bilemez hale gelebilirsiniz. İlk taşınmamızda bunu yapmıştık. Ortada açılmış bir yığın koli; aralarında çaresizce karar vermeye çalışan iki kız. Sonradan düşününce hayli komik bir manzara ama o an çıldırtıcı geliyordu.

Eşyalar inip; kamyonu uğurladıktan sonra; eve dalmadan önce civarda bir keşif yapmak faydalı olabilir. En azından, eğer çöpleriniz evden alınmıyorsa çöp varillerinin yerini; bakkal ya da marketi vesaire öğrenmek; kafanızda bin tane telaşla sokağa çıkıp bir şeyler almak istediğinizde; gideceğiniz yeri bulmakta size kolaylık sağlayabilir.

Benim taşınma maceram ve taktiklerim böyleydi. Her şeye rağmen taşınmak ve yeni yerler keşfetmek güzeldir arkadaşlar. Atalarımız boşuna “Tebdili mekânda ferahlık vardır” dememişler. Bakalım bu geldiğim yerde kaç yıl dayanabileceğim.


Sesli Dinle

Yorumlar

Bu yazı için henüz yorum yok.