Toplam Okunma 0

Yıl Nisan 2014. Çiçeği burnunda EEEH Dergimizin İkinci sayısında Braille’den bahsediyorum ve yazının sonlarına doğru aşağıdaki paragrafı kaleme alıyorum.

“Halen hikâyenin sonunda değiliz. Çünkü Braille klavye hiçbir dokunmatik cihazda resmi bir Klavye olarak kabul edilmiyor henüz. O nedenle, Braille yazmak isteyen kişi önce, üçüncü bir uygulamada yazısını yazıyor ve kopyalanan yazıyı mesaj, e-posta ve notundaki esas düzenleme alanına yapıştırıyor. Yani Braille alfabesinin körlerin resmi alfabesi olarak kabul edilmesi gibi, dokunmatik ekranlarda da qwert gibi bir klavye olarak kabul edilmesi için daha çok mücadele etmemiz gerekiyor. Ama dedik ya “Selin önüne set çekilmez” diye, bu doğal ve hızlı yazma yöntemi elbet bir gün hem IOS, hem Android, hem Windows hem de tüm dokunmatik cihazlarda sanal klavye düzenlerinden biri olarak kabul görecek. Bunun için de körlerin kendi yöntemlerini kendilerinin belirlemesi yönündeki mücadelesine ihtiyacımız var.”

 

Yıl Eylül 2014. iOS 8 yeni sürümünü yayınlıyor ve Bingo! Ekrandan Braille seçeneği karşımızda. Ayarlar/Erişilebilirlik/VoiceOver/Rotor bölümüne girip Ekrandan Braille seçeneğini işaretlediğinizde, artık her yazma alanında, parmağınızı yalnızca bir kez saat yönünde sağa doğru çevirdiğinizde ekrandan Braille yazmanın dayanılmaz hafifliğini tatmaya hazırsınız demektir. Üstelik eğer küçültülmüş kipi 3 parmağı bir kez sağa veya sola kaydırarak seçersek, Türkçe karakterler ve Türkçe kısaltmalar da bizlerle oluyor.

Çoğu kullanıcı için oldukça fazla sayıda hatayla karşımıza çıktı aslında iOS8. Güncelleme yapanların birçoğu bin pişman. VoiceOver’in olur olmadık yerlerde kapanıp açılması, telefonun donması, tuşların takılması, internet dolaşımındaki sıkıntılar, Ben de dahil birçoğumuzu canından bezdiriyor. Öte yandan her yazma alanında Braille yazabilme gerçeği, yalnızca düşüncede bile tüm bunları unutturuyor bana. Şu an tepkimeler biraz yavaş, bazen sorunlar çıkabiliyor; ama yeni doğmuş bir Bebek olarak görüyorum ekrandan Braille kavramını. Bu tür hatalar yeni güncellemelerle giderilecektir eminim. O nedenle ayrıntılara takılmadan çıplak gerçeğin sarhoşluğunu yaşamak istiyorum: Braille Resmen bir klavye seçeneği olarak bizlerle buluşuyor.

Gelin on beş yaşındaki Louis’le konuşalım. Ne derdi acaba bu duruma? “Ama neden diğer telefonlarda da yok?” Evet, Louis halen hikâyenin sonunda değiliz. Android üzerinde çalışan TalkBack ekran okuyucu uygulaması Braille yazmaya uygun bile değil henüz. Ancak mücadele yeni bir ivme kazanıyor. 3 Ekim 2014 tarihinde MBraille uygulaması Android kullanıcıları için Play Store içinde yerini aldı ve artık Android kullanıcıları da Braille yazmanın o müthiş hazzını yaşamaya başladılar. Ama TalkBack olmadan ve üçüncü parti bir editör uygulama ile. Yani Android için Braille yazmanın bir klavye olarak benimsenmesi için biraz daha yolumuz var.

Windows için daha ekran okuyucu bile tam gelişmiş değil. Ne ilginç dimi, bilgisayar kullanımı deyince çoğu görmeyenin kullandığı Windows, dokunmatik kullanımda en sonda bile kalamıyor henüz. Ama Merak etme Louis, diyoruz ya selin önüne set çekilmez diye, sen ki bizler için Kör olarak, körcül yöntemlerle de bir şeyler yapabilmenin yolunu açtın, bizler de Braille’nin her yerde, her zaman, bir ana dil hakkı gibi kabul görmesinin yolunu açacağız söz veriyoruz sana tüm körler adına.

Belki Braille için bu derece fazla yazıp çizmem, vurgularımı onun üzerine kurmam, birçoğunuza takıntı gibi geliyordur. Hayatımın son iki yılında ne yaptığımı bir kelimeyle anlatmamı isteseler, “Braille” aklıma gelen ilk kelime olurdu. Önce Type and Learn Braille uygulamasını keşfederek başladı bu heyecan. Sonra Braille Touch çıktı. Onun Türkçeleştirilmesi için yoğun yazışmalar yaptık; ama olmadı. Ve MBraille geldi. Önce uygulamayı Türkçeleştirme çalışmasını tamamladım, sonra Türkçe kısaltma tablosunu uyarladım. Uyarlama dediğiniz öyle kolay olmuyor. Türkçe Braille içinde 5-6 ve 4-5 ile başlayan ek kısaltmaları vardır. Ve birisi birden fazla anlama gelebilir. Örneğin 4-5 ile birlikte C harfine bastığınızda bu, kelimenin gelişine göre “ınca, ince, unca, ünce” şeklinde 4 farklı biçimde anlaşılabilir. Uygulamaların bu karakterleri yazıp boşluk verdiğinizde doğru seçeneği yazı olarak çıkarması için Türkçedeki büyük ve küçük ünlü uyumu kurallarını bilmesi gerekir. İşte, tek tek her ifade için bu kuralları işleyen tablolar oluşturdum.

Yetmedi, Türkçe farklı kuralları ve istisnaları olan bir dil, Örneğin şk harflerine bastığınızda, şekil kelimesini kısaltmış olursunuz. Peki ya Şekli yazmak isterseniz, hece düşmesi olacak. Başka bir örnek. SC harfleri sıcak kısaltmasıdır. Peki ya sıcağa yazarsanız, bu durumda da k harfi ğ harfine dönüşür yani ünsüz yumuşaması denen kural işler. İşte tüm bunları uygulamalara tek tek anlatmak zorundaydım.

Kısacası zorlu ve uykusuz geceler, deneme yanılmalar içinde geçti geçen senem. MBraille sonrası benzer bir çalışmayı bu sefer de Duxbury Braille printer yazılımı için tekrarladım. Bu arada Apple erişilebilirlik bölümüne yeni iOS sürümünde Braille klavye seçeneğinin bulunması için yüzlerce ileti gönderilmesi kampanyası geldi.

“Peki, ne diye bu kadar uğraştın” sorusunu soracaksınız bir olasılık. Yanıtı benim için üç kelimede gizli. Birkaç yıl öncesinde körlerin yaşamında devrimsel önemi olan 3 B harfinden söz etmiştim: Braille, Beyaz Baston ve bilgisayar. Bugün söz konusu B’leri güncelliyorum. Bilgisayar tek başına biraz dar kalıyor istediklerimi anlatmak için o yüzden bu 3 B, Braille, Beyaz Baston ve Bilişim oldu.

Braille bunların ilki, zamanın basmakalıp inançlarına Meydan okuyan Louis, Körlerin kendilerine uygun yöntemleri kullanarak nasıl okuyup yazabileceklerini gösterdi. Bunun üzerine binlerce kitap basıldı ve körlerin eğitimlerinin önü açıldı.

Derken, Körler artık kendi başlarına hareket edebilmek, başkalarına bağımlı olmamak adına hayatlarında söz sahibi olmaya başladılar ve bunun sembolü de beyaz baston oldu. O beyaz çubuk, yalnızca elde tutulan bir aksesuar değil, erişilebilirliğin, özgürlüğün, engelsiz yaşam isteğinin bir simgesi haline geldi.

Ve bilişim, önce bilgisayarlar, sonra konuşan cep telefonları ve akıllı telefonlar…
Her şeyden önce bilişim, körlerin bilgiye erişimi önündeki engelleri tamamen ortadan kaldırdı. Artık günlük bir gazeteyi ya da dilediğiniz bir kitabı okumak, istediğiniz bir kaynağa göz atmak ve bunları kimseye muhtaç kalmadan yapmak bir hayal olmaktan çıktı bilgisayarlar sayesinde.

Ve akıllı telefonlarla birlikte Beyaz bastona bir yardımcı geldi: navigasyon. Her geçen gün başka navigasyon uygulamaları çıkmaya başladı, çevremizde ne var ne yok, bir yere nasıl gidebilirim sorularının yanıtını vermek çok daha kolay, pratik ve rahat. Kısaca Hayata EEEH diyebilmemizi sağladı bu 3 B.

Ama bazılarımızın yanıldığı önemli bir şey var, Bilişim Asla Braille veya beyaz bastonun yerini almıyor, yalnızca bu iki önemli sembolü tamamlıyor. Navigasyon uygulamaları, ancak elinize bastonunuzu alıp sokağa çıktığınızda hayatınızı kolaylaştırıyor. Bastonsuz sizi bir yerden alıp başka bir yere götürmüyor.

Bazılarına göre bilgisayar çıkınca artık Braille geçersiz kaldı. Ne büyük bir yanılgı. İşte iOS ile gelen Braille uygulaması, bu düşünceye karşı müthiş bir yanıt niteliğinde. Büyük teknolojik değişikliklere karşın, o noktalar halen zamanı da aşıp bizlere gülümseyebiliyor.

Bu aralar üstünde hissedilebilir şekillerin çıkacağı dokunmatik ekranlar üzerinde çalışıldığını söylesem ne düşünürsünüz? Büyülü hayalimizin teknik adına “Strategic Polymers” çözümü diyorlar. Bu teknoloji aslında dokunmatik bir ekranda fiziksel bir klavye oluşabilmesi için düşünülmüş. Polimerler açıklamalara göre yüzde on oranında gerginleşip deformasyona uğrayabiliyor. Bu biçimde de dokunmatik bir ekranda birçok farklı şekil elektriksel boyut değişimi adı verilen teknolojiyle mümkün oluyor. Yani dokunmatik bir ekranda fiziksel bir klavyenin hissedilmesi ve kullanılması, dahası, bir logonun hissedilebilir biçimde görünmesi mümkün olabilir. Daha detaylı bilgi için aşağıdaki bağlantıyı ziyaret edebilirsiniz.

http://www.extremetech.com/extreme/152970-shape-changing-plastic-could-give-touchscreens-real-physical-clicky-keyboards

 

Yakın zamanda böyle dokunsal ekranlar çıktığında şaşırmayın, Belki o zaman Eylem’in o özlediği teknoloji o kadar da eski de kalmayacak. Belki o zaman Braille yazmak için kendine bulduğu müthiş boşluğu hiçbir ek cihaza gerek kalmadan okumak için de bulacak. Aynı ekranda hem Braille okuyup hem Braille yazmak mümkün olacak. Hatta dilediğiniz resmi dokunsal olarak kabartıp incelemek de öyle. Hayal mi diyorsunuz? O zaman bu paragrafı bir yerlerde saklayın. Zamanın içinde bir yerde hatırlatacaktır kendisini.

Halen nedir seni bu kadar uğraştıran diye mi soruyorsunuz? Braille ve beyaz baston, gören taklitti yaparak değil kör gibi yaşamanın, kendin gibi olabilmenin simgeleri. Bu simgeleri gelecek nesillere anlatmaya değmez mi?

Bir işletim sisteminde de olsa, eksikleri de olsa, Braille Alfabesi’nin resmi bir klavye olarak kabulü çok önemli bir dönemeç. Bitmeyecek mücadele için, bu dönemeci bir sıçrama tahtası yapmaya değmez mi?


Sesli Dinle

Yorumlar

Bu yazı için henüz yorum yok.