İbretliklerin Meleksi Masumiyetlerini Koruma ve Yaşatma Derneği olarak öncelikle hepinizin yeni yılını kutluyor, size bol yardımlı ve bol erdemli bir 2015 diliyoruz.
Yeni yılda da envai çeşit yardım kampanyasına yenilerini de ekleyerek hız kesmeden devam edeceğiz.
Yazının başlığında da belirttiğimiz gibi Türkiye'nin pek çok yerindeki masum meleksi ibretliklere yardım için Çin Renminbi topluyoruz. Bağışlayacağınız her bir Renminbi ile her engelliye bir çin böreği alınacak. Eee ibret Çin'de olsa alınız.
Peki yardımları nasıl yapabilirsiniz? Sakın ha derneğimize gelmeye kalkıp da tezgâhımızı ortaya çıkarmayın! Biz zaten sokağa açacağız tezgâhımızı. O tezgâhlarda sizler için hazırladığımız bol ajitasyon full motivasyon içerikli Azmin Sesi gazetesi ve Umudun Rengi dergisi satıyoruz. Dergilerimiz kuşe kağıda basılı olup bandrol, kontrol, kayıt, teyit yoktur. Haa fiyat ibaresi de koymadık, cüzdandan ne çıkarsa. Adamın 100 lira veresi tutar da 10 lira yazısını görürse 90 lira zarara mı girelim?
Haa bu arada bizim olay gayet legal, zabıta gelse toplasa tezgâhı, basarız feryadı "Masum engellilere yardım etmemizi önlediler, engellilere acımadılar" deriz. "Devlet ibretle karşıya gelirse ne oy kalır ne de şatafatlı konvoy! Eee bunu da göze alamaz uzun kovboy.
Neyse biz meselemize dönelim. Tezgâhtaki adam ne bilsin bir Çin Renminbi kaç TL. Onlar sakat, suyun fiyatını bilmez. Siz yardımları lira cinsinden yapın, biz ne işler çeviriyoruz onu mu çeviremeyeceğiz?
Bununla da sınırlı kalamayız, bizim toplum pek sevmiyor okumayı, gazete falan çok satmaz, bizim evdeki yazıcıda basıyoruz ama kazandığımız paranın yarısı kâğıda kartuşa gidiyor, elde kalan dergiler de cabası. Onun için seyyar ibretlerden yardım istedik, Zavallılar evden çıkmış oldular. Hem gariplere şehir turu attırıyoruz, hem de mendil, su, çorap vs. sattırıyoruz. Aynı zamanda "Engellilerin çalışma azmine destek için..." ya da "Engellik kermesine bağış için..." gibi laflarla ortalığın tozunu attırıyoruz (Sakat seyyar satıcılardan farkları, bizimkiler boynuna sakat kimlik kartı asıyor.) Ayrıca, sakat seyyar satıcılar alınmasın. Seyyar satıcılar sattığı ürünleri ön plana çıkarırlar, bizimkiler sadece sakatlığı üzerinden para kazanıyor.
Bizim ibretler iki lafı bir araya getiremediğinden derdini anlatamaz. O yüzden bizzat dernek başkanımız alıyor eline uğurlu seçim sandığını, düşüyor yollara. Hemen tanırsınız zaten Sarar veya Pierre Cardin çıkışlı takım elbise giymiş, ipek kravatlı bir adam. (Adam erdi muradına, takılmayın kravatına). O sandığa da TL atın siz boşverin Renminbi.
Ayrıca derneğimizin kadınları arasında Renminbi günü düzenliyoruz. Ona da katılıp sıra size geldiğinde topladığınız paraları bize bağışlayabilirsiniz. Bu yöntemi yeni geliştirdik tabii.
Bir başka uygulamamız da masum insanlar için yine masum insanlar aracılığıyla mutlu etmektir (?) Bu masumlar da, kendilerinden isteneni sorgulamaksızın yerine getirenler, yani çocuklardır. İlk ve ortaokul öğrencilerine boş zarflar dağıtıyoruz. (Zarfların üstüne Çin Renminbi yazmıyoruz ki "Örtmenim bizim evde yoktu getiremedim." diyemesinler) Öğretmen bu zarfları, paranın asıl kaynağı olan velilere gönderiyor, çocuklar da bunu ödev bilip kumbaralarındaki tüm parayı zarfa dolduruyorlar. Kısacası biz bir zarf atıyoruz, millet de yiyor. Bizim yaptığımızın yasal olmadığını, valilikten izin almamız gerektiğini söylüyorlar. Olur mu canım, biz Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryollarından izin alıyoruz, o da devletin kurumu sonuçta.
Son yöntemimiz ki en etkili olanı da medyayı kullanarak büyük para akışları sağlamak. Reytingi yüksek televizyon programlarına çıkıyoruz. Yanımıza da toplumun sempatisini kazanmış, komplekssiz ibretlikleri alıyoruz. İki ajitasyon yapıyoruz SMS'ler yağıyor, paraları saçan saçana.
Eveet, biz her şeyi açık açık anlattık. Gördüğünüz gibi dört koldan saldırıyoruz. Hangi yöntemi seçeceğiniz size kalmış.