Toplam Okunma 0

Düşünüyorum da görme engelli olarak doğan birinin, sağlıklı bir birey olarak yetişmesi ne kadar zor bir şey. Niye diyecek olursanız şöyle izah etmeye çalışayım. İnsan doğduğu andan itibaren etrafı ile iletişim halindedir. Kişi kendi hakkında söylenenleri bebek yaşlarda dahi olsa anlar ve bu duymuş olduğu şeyler kişilik oluşumunda doğrudan etki yapar. Eğer bir bebek istenilen bir ortamda dünyaya geldiyse başta ailesi olmak üzere çevresi tarafından seviliyor ve kendisi hakkında sürekli güzel ve ümit dolu sözler söylenerek büyütülüyorsa, kendine güvenli bir birey olarak yetişmesi doğal bir sonuçtur.   Tam tersini düşündüğümüzde ise güvensiz, mutsuz bir birey olarak yetişmesi de yine aynı doğal sonuca neden olmaktadır.
Bir de engelli bir birey olarak dünyaya gelen bir çocuğu düşünelim. Başta ailesinin şaşkınlığı, üzüntüsü, belki reddedişi vs ile karşılaşır. Diyelim ki bu çocuk şanslı bir çocuk çünkü ailesi kısa sürede toparlanarak durumu kabul etti ve çocuklarına normal davranmaya başladı. Ama her şey bununla da bitmiyor.  Eş dost, konu komşu, akraba ve hatta sokaktan geçenlerin bile engelli çocukla ilgili söyleyecek birçok sözü vardır. Bu sözleri tahmin edersiniz. Çoğunluğu sabır telkin eder, kimileri fazla merhametlidir, bazıları durumu görmezden gelerek sizi yok sayar; bazıları da olağanüstü güçler atfederek sizi kahramanlaştırır ama bu kahramanlığınızı kendisi hakkında abuk subuk işler için kullanmanızı ister.  Mesela gördüğü bir rüyayı yorumlamanızı, kararsız kaldığı bir durumda “hadi senin içine ne doğuyor?”gibi şeylerde kullanmak için addetmiştir kafasında size biçtiği bu kahramanlık rolünü. İşte bundan sonra kafanız karışmaya başlar. “Evet, ben Ayşe teyzeye göre süper biriyim”, “akıllıyım”, çok zekiyim”, “Hay Allah pek şimdi Zeki amca niye beni itekledi?”, “ “Elif abla niye benim kardeşimi sevdi, rkadaşlarımla konuştu ama bana bir şey demedi?” Daha çocuk yaşlarda bu farklılıkları yaşamaya başlarsınız. Ama bunlar sorun değil. Ailenizin olumlu tutumu, sizin güçlü iradeniz ve çelikleşmiş sinirlerinizle bunlarla baş etmeyi zamanla öğrendiniz diyelim ki artık yetişkin bir birey oldunuz.  Kendi eviniz var, çalışıyorsunuz, çarşı pazar işleri hep size bakıyor, tatile gitme, seyahat etme ve hayata dair ne varsa yeri geldikçe yaşıyorsunuz. Yukarıdaki insan tiplemeleriyle yeri geldikçe yine karşılaşacaksınız ( sizi yok sayan, size fazla merhamet eden, sizi kahraman olarak gören ya da sizi küçümseyen vb.).  Ama dedik ya bunlar önemli değil. Çünkü daha küçük yaşlarda bunlarla baş etmeyi öğrendiniz.
İnsanlar arasındaki bu tutum farklılıkları, engelliler için yapılan çalışmalara da yansımıştır. Dünyadaki her ülke, hatta bir ülkedeki farklı şehirler, engelliler için farklı farklı çözümler üretme yollarına gitmişlerdir. Örneğin tüm dünyanın her yerinde trafikte kullanılan kırmızı ışık “dur” anlamına gelmekte olup yeşil ışık ise “geç” demektir.  Oysa görme engelliler için seslendirilen trafik ışıkları için çeşitli yöntemler kullanılmaktadır.  Bazı yerlerde konuşan trafik lambaları ışığın durumuna göre, “geçiniz” veya “bekleyiniz” derken bazı yerlerde ise değişik sinyal sesleri kullanılmaktadır, tabii ki pek çok yerde de her ikisi de yoktur. Herhangi bir biçimde görme yetersizliği bulunmayan bir kişi bilgisayar kullanmayı biliyorsa, tüm web sayfalarında rahatlıkla dolaşabilmektedir. Ancak belli standartlara göre tasarlanmayan ya da diğer bir deyişle evrensel tasarım ilkeleri göz önüne alınmadan hazırlanan web sayfaları ekran okuyucularla kullanılamamaktadır. Mesela iş yerinizdeki kullanmanız gereken uygulamalar erişilebilir olmayabilir. Erişilebilirlik de önünüze doğduğunuzdan beri karşılaştığınız tutumlara ek olarak hayatınıza giren bir engel oluverir. Bu konudaki erişilebilir ya da standart olmayan uygulama örneklerini çoğaltmak mümkün. Bu yazıda belirtmek istediğim, standart ya da erişilebilir olmayan uygulamalar biz görme engellilerin yaşam kalitesini düşürerek gereksiz zaman kayıpları ve sinir harpleri yaşamamıza sebebiyet vermektedir.  Yeni bir yıla girdiğimiz şu günlerde evrensel tasarım anlayışının tüm dünyada benimsenmesini dileyerek bu tarz standartsızlığa ya da çifte standarda eeeh diyerek 2015 yılının herkes için eşit erişilebilir ve engelsiz bir hayat olmasını temenni ediyorum.


Sesli Dinle

Yorumlar

Bu yazı için henüz yorum yok.