Kış rüzgârlarının vızır vızır estiği, yağmurların çağıl çağıl yağdığı İzmir'den kucak dolusu sıcacık merhabalar değerli okurlar. Bir ay hızla geçti. Biz de yeni sayımız için oturduk klavye başına ve sizler için yepyeni bir kitap tanıtımıyla karşınıza geldik.
Bu yazımızda tanıtacağımız kitap, Süreyya Ülkü Güler'in Downsendrella adlı kitabı. Kitabın tanıtımına geçmeden önce yazarından kısaca bahsedelim.
Süreyya Ülkü Güler, 1987 doğumlu. Tekirdağ'da Matematik öğretmenliği yapıyor. Down sendromlu kızı İnci'nin eğitimi ve gelişimi için çalışıyor. "Cennetin Birinci Günü" adlı 2017 yılında yayınlanan bir otobiyografisi var. Bu kitabında yaşamının çeşitli aşamalarını, kızı İnci'nin doğum sürecini, Down sendromuyla karşılaşmasını anlatmış. Sosyal medyada ve çeşitli mecralarda Down sendromuyla ilgili tanınırlık çalışmaları yapıyor. Yazımıza konu olan Downsendrella adlı kitap da bu çalışmalardan biri.
Kitap, Beyaz Balina Yayınları'nın Organik Kitaplar dizisinde 2021 yılında basılmış. Otuz iki sayfadan oluşan kitapta Down sendromunun ne olduğuna, Down sendromluların kişisel özelliklerine dair bilgilerin yanında İnci'nin yaşamından küçük olay parçalarına yer verilmiş. Kitapta Down sendromuna neden olan artı bir kromozomun incinin başının üzerinde durduğu şeklinde bir somutlamaya gidilmiş. Aynada kendini gören İnci'nin kafasının üzerindeki bu fazladan kromozomu anlamlandırma süreci masalsı bir havada anlatılmış. Okula başlamaya hazırlanan İnci, çok çalışır, egzersizlerini yapar, kitaplarla fazlaca içli dışlı olursa Down sendromundan ileri gelen farklılıklarını ortadan kaldırabileceğine inanmış. Kitapta İnci'nin gittiği okul ve arkadaş ortamı idealize edilmiş bizce. Arkadaşlarının İnci'yi kolayca kabullenmeleri, onunla iletişim kurma çabasında olmaları ülkemiz şartlarında pek gerçekçi durmuyor açıkçası. Yazarın kurguda böyle bir yola gitmesini olması gerekeni gösterme çabası olarak yorumluyoruz. Kitabın sonlarına doğru İnci okula başladıktan bir süre sonra arkadaşlarından birinin İnci'yi kafasının üzerindeki artı bir kromozomu prenses tacına benzeterek onu Downsendrella olarak adlandırması İnci'nin bu adlandırmayı beğenerek arkadaşlarıyla konuşmaya başlaması aşırıya kaçan bir şirinleştirme çabası olarak dikkatimizi çekti. Kitabın sonunda Buna rağmen yazarın Down sendromunu bilimsel temelleriyle anlatması, kitapta İnci'nin günlük yaşamından görsellerin yer alması kitabı bizim açımızdan miniklerimizle Down sendromuna dair gerçekçi bir sohbetin kapılarını açabilecek bir anahtar olarak dikkate değer kılıyor. Son olarak kitabın Getem'de sesli versiyonunun bulunduğunu söyleyerek yazımızı sonlandıralım.
Yeni bir kitapla huzurlarınıza gelinceye dek kitaplarla kalıp bizi okumaya devam edin anacım.