Toplam Okunma 0
Feridun Oral’ın Farklı ama Aynı isimli kitabının kapağı. Vücuduna takılı yürüteçle çimlerden aşağı koşan beyaz bir keçi, arkasında küçük siyah ve önünde küçük beyaz bir oğlak da onunla beraber koşuyor. Yukarıda mavi beyaz gökyüzü ve ağaçların pembe kırmızı çiçekleriyle yaprakları görülüyor.

“Hoh hoh hooooh!” diye başlayıp Noel babacılık oynasak goygoy mu sayılır ki acep sevgili okur? O huysuz editör kızabilir. Azıcık Mahmut Hocalık var da arkadaşta ayıptır söylemesi. Neyse, ciddi olalım ve bu kez heybemizde önerilmek üzere bir çocuk kitabı ile geldiğimizi söylemekle başlayalım. 

 

Neler gelir aklınıza okul öncesi çocuklar için okunacak kitapları düşündüğünüzde? Naif, yumuşacık, sıcacık olsun mu mesela? Çizimleriyle çocukları cezbetsin mi? Dramatize etmeden doğruyu göstersin mi? “Evet evet, tam da böyle bir kitap hayal ediyoruz” dediğinizi duyar gibiyiz. O zaman tanıştıralım sizi Feridun Oral’ın “ Farklı Ama Aynı” isimli kitabıyla.

 

Hazır daha yeni 3 Aralık’ı geçirmişken bu kitabın uygun olacağını düşündük. Kitap, Yapı Kredi Yayınları’ndan çıkmış. İlk baskısı Ocak 2015’te yayınlanmış. Yayınlandığı ilk sene Çocuk ve Gençlik Yayınları Derneği’nin düzenlediği “yılın kitapları” kategorisinde “yılın resimli öykü kitabı ödülü”nü almış.  Karton kapak ve sert kapak seçenekleriyle satılıyor şimdilerde. Biz sert kapak olanlardan almıştık. 

 

Farklı Ama Aynı; bir çobanın otlattığı sürüdeki keçilerden birinin doğurduğu keçi yavrusunun ön bacaklarının yeterince gelişmediğini fark etmesiyle başlıyor. Çoban bir süre onu, sürüsünü otlatmaya götürürken heybesine koyarak götürüyor. Diğer arkadaşları otlarken minik oğlak da yaptığı sevimli taklitlerle arkadaşlarını eğlendiriyor. Günlerden bir gün, çoban minik yavruya bakarak yere bir şeyler çiziyor. Sonra ağaç dallarından ona bisiklet gibi bir yürüteç örüyor. Böylece minik oğlak, işte bu yürütecin yardımıyla yürümeye başlıyor. Metnin bizi etkileyen kısımlarından biri; o keçi yavrusunun büyüyüp yavrular dünyaya getirmesinden sonraki cümleydi galiba: “Biri siyah, biri beyaz iki yavru doğurdu. Annelerinden farklı ama aynıydılar.” Üstüne bir cümle daha etmeden tam tadında bitiriyor yazar kitabı. Biz bu kitabı okurken Mısra’yla da farklılıklara dair minik sohbetler edebiliyoruz. Eminiz, sizler de bu kitap aracılığıyla şahane sohbetler edebilirsiniz miniklerle.

 

Bu kitabı anlatırken kitaba dair eleştirilere şöyle bir göz atalım dedik ve şöyle bir yorum bulduk: “Feridun Oral tarafından yazılan ve çizilen Farklı Ama Aynı kitabı, engelli olarak dünyaya gelen bir oğlağın öyküsü üzerinden çocukların empati duygularını geliştiriyor. Kendisinden farklı olana saygı duymalarının ve yardımlaşmanın önemini vurgulayarak farkındalık oluşturuyor.”

 

Hiç böyle düşünmedik biz okurken. Ne empatiden dem vuruyor, ne de yardımlaşmadan. Sadece çobanın yavru için düşündüğü “Erişilebilirlik sağlanırsa farklılıklar aynılaşır” diyen çözümü görüyoruz. Empatiyi ima eden en küçük bir ibare bile yoktu. Yazık, yazar sakınsa da kitabının böyle söylemlerle aynı satırlarda yer almasından, engellilikle ilgili bu popülist söyleme maruz kalmaktan koruyamamış kitabını.

 

İzninizle biraz da kitabın yazarından söz etmek isteriz. Yazarımız hem yazar hem çizer. Kendi kitaplarını başkasına çizdirmiyor. Hayal gücü inanılmaz zengin bir adam. Masalcı dede gibi bir tarzı var kitap yazarken. Öyle bir şeyler öğretme kaygısı da yok. Bu da insanda samimiyetine dair güzel duygular uyandırıyor. Farklı Ama Aynı’da da aynı üslubu görebilirsiniz. Hiçbir şeyi göze sokmadan anlatıyor olayları. Gayet olağan bir akışta. Cümleleri çok tatlı ama çizimleri de şahane bir adam. Türk çizerler arasında yeri çok önemli. Ayşe İnan, Hüseyin sönmezay, Öykü Akarca gibi çizerlerin yanında yaşlı kalsa da hayal gücü dipdiri bir çizer ve yazar. Vallahi af buyurun ama hepsini de cebinden çıkarır hani. Feridun Oral çizimlerini; Sara Şahinkanat, Yalvaç Ural, Tarık Demirkan ve birkaç yabancı yazarın kitaplarında da görebilirsiniz. Keşke bir de sesini duyabilseydik ama mümkün değil maalesef.  Deli gibi aradık yazarın herhangi bir videosunu Youtube’da, hiçbir yerde sesini duyamadık. Kalem Ajans’ı aradık, “Sadece sesini duymak istiyoruz” dedik, “Mail atın” dediler. Hiçbir sosyal medya aracını kullanmıyor. Ama şahane kitaplar yazıyor. Kedileri çok seviyor. Fotoğrafları hep kedili. Aslında yazara dair çok şey yazardık ama daha geniş araştırmayı size bırakalım dedik.

 

Kitaba geri dönecek olursak, 3-8 yaş çocuklarla keyifle okunacak harika bir kitap. Kaçırmayın bizce. Öyleyse yazımızı kitabın arka kapak yazısıyla bitirelim.

 

Arka kapakta şöyle diyor:

 

“Hayattaki engeller her ne olursa olsun;

Paylaşıldığında, aşılamayacak hiçbir engel yoktur.”

 

Bu nedenle, daha güzel bir dünya yaratmak için çocuklara bol bol kitap okuyalım. Aylak Gümüş çifti de şunu diyor her zamanki gibi: “Bizi okumaya devam edin anacım.”


Sesli Dinle

Yorumlar

Bu yazı için henüz yorum yok.