İzmir’de yaşanan yaz günleri sıcaklığıyla kocaman bir merhaba değerli okurlar.
Yaz geldi, çiçekler açtı. Ebeveynler tüm yıl çalıştı. Yapıldı tatil planları. Doldurduk bavulları. Açılsın ebeveynlere tatil yolları. Açılsın da bizim minik cadı ya da canavarla nasıl olacak bu iş diye soranlar için damıttık bu yazımızda miniğimizle yaptığımız seyahatlerden edindiğimiz deneyimlerden bu ip uçlarını.
Bavul Hazırlama
Seyahat deyince akla gelen ilk şeylerden biridir bavul hazırlamak. Bavul deyip geçmeyin evinizden uzakta elinizin altındaki mini eviniz gibi bavul. En azından bizim için böyle. Biz seyahatlerimizde bavul olarak tekerlekli bavul kullanıyoruz. Bu bir yerden bir yere giderken hareket kolaylığı sağlıyor. Bavula eşyaları yerleştirirken kullanım sırası ve önemine göre en çok ve en erken kullanacaklarımızı bavulumuzun üst gözlerine ya da alt kısmın üst taraflarına yerleştiriyoruz ki kolaylıkla gerektiğinde alabilelim. Şunu belirtmeliyiz ki bizim gibi seyahat esnasında bu da lazım olur şu da lazım olur bu kitabı da alalım buharlı pişiriciyi de alalım derseniz bir değil iki bavul sizi zor paklıyor. Bavul ya da bavulları kapattıktan sonra, bir ya da iki sırt çantası hazırlıyoruz ki içine tipitoşun yolda yiyeceği, giyeceği, oyuncağı vb. yolculukta lazım olacak şeyleri koyuyoruz. Sırt çantası gerçekten hayat kurtarıcı diyebiliriz. Seyahatiniz uzun soluklu değilse bavul yerine kamp çantası denen büyük sırt çantaları da kullanabilirsiniz. Biz birkaç kamp çantası eskittik seyahatlerimiz sırasında. Yolda sapı kopan, fermuarı patlayan sırt çantalarından ötürü epeyce bir terziyle de tanışmışlığımız vardır.
Dışarı Çıkıyoruz
Bavul ve çantalarımızı yüklenip kapımızdan çıktık. Bizi bekleyen en önemli soru, miniğimizi nasıl taşıyacağız sorusu. Biz bu sorunun en iyi cevabının bebek arabası olduğuna epey erken kanaat ettik. Kanguruyu Tipitoş sevmedi. Sıkışmaya gelemez de hanımefendi. Kucakta taşırken de baston kullanmak bavul çanta taşımak oldukça zor oluyor. Neyse ki bebek arabası icat edilmiş de biz de rahat ettik. “Peki kör ebeveyn olarak bebek arabasını nasıl kullanıyorsunuz? “diye sorduğunuzu duyar gibiyiz. Sabrınızı sınamadan anlatalım.
Biz Mısra’nın kuzenlerini de epey gezdirmiş olan emektar bir bebek arabasını uyarladık. Nasıl mı? Bir paspas sopası, iki vida ve bir u demiriyle. Hemen anlatalım. Üç kenarından vida delikleri delinmiş u demirinin içine ucuna delik açılmış sopayı bir vida yardımıyla montajladık. Bunu da arabanın ön kısmında şasenin sağlam bir yerine arabanın ön kısmını ortalayacak şekilde u demirinin alt kenarından bir vidayla montajladık. Böylece arabamızın önünde sağa, sola, öne arkaya hareket edebilen bir manevra kolu yapmış olduk. Arabanızda bu kolun montajlanacağı sağlam bir yer olmadığını düşünüyorsanız arabanın ön tarafına bu aparatın takılacağı bir bölümü sanayide kaynak yaptırabilirsiniz. Hatta bu düzeneğin tamamını tarif ederek birçok tornacıya yaptırabilirsiniz. Buradan bizim için bu uyarlamayı tasarlayıp montajlayan dedemize çokça teşekkür etmeliyiz. Bu eklentinin ne işe yarayacağını soruyorsanız, şöyle açıklayalım. Arabanın ön tarafından anne ya da baba bu kol vasıtasıyla arabayı çekip yön veriyor. Arkada arabayı takip eden diğer kişi de arabayı iterek destek oluyor. Kaldırım inip çıkarken ya da rampalarda arabayı birlikte kaldırıp indiriyor ya da frenleyip iterek destek oluyorsunuz. Bunun bir uyum işi olduğunu söylemeliyiz. Biz zaman içinde bu uyumu o kadar ilerlettik ki arkadaki ebeveyn ki bu çoğunlukla Mısra’nın annesi oluyor öndekinin hareketlerinden ne yapması gerektiğini söze ihtiyaç duymaksızın anlayıp ona göre tepki veriyor. Bu yöntemle ön tarafta arabayı yönlendirenin bir eliyle arabayı çekip diğeriyle de rahatlıkla baston kullanabildiğini, arkadan gelen ebeveyninse arabayı bastonmuşcasına takip ederek rahatlıkla yürüyebildiğini söylemeliyiz. Yanımızda bir bavulun olduğu durumlarda arkadaki ebeveynin görevlerinden biri de mini evimiz olan bavulu çekmek. Bunu da es geçmeyip belirtmeliyiz. Eğer yanımızda çift bavul varsa kapıdan kapıya taksi teslimatı yöntemine başvurmaktan başka bir çare kalmıyor tabi.
Bebek arabası bizim için yalnızca bir taşıma aracı olmadı. Yeri geldi mama sandalyesi olarak kullandık yeri geldi arabanın içinde deyim yerindeyse prenseslere layık bir yatak hazırlayıp hazretlerini uyuttuk. Bu sayede dışarıda, restoranda ya da sahilde nerede uyutacağız derdi hemen hiç yaşamadık. Bizim gezmelerimizde payı oldukça büyük olan bebek arabası meselesini burada kapatıp seyahatimizin diğer aşamalarına geçebiliriz artık.
Uzun Yol Yolculuğu Nasıl Olacak?
Biz Tipitoşla özel araçla da otobüs ve uçakla da yolculuk yaptık. Özel aracın konforu ve durma seçeneği daha fazla olduğundan bu konuda pek bir şey söylemeyeceğiz. Uçak ya da otobüs seyahati konusunda ise söylenecek birkaç şey var bizce. Öncelikle her iki ulaşım türünde de Mısra’ya da koltuk almaya dikkat ediyoruz. Bu hem onun hem de bizim rahat etmemizi sağlıyor. Uykusu geldiğinde koltuğuna battaniyelerden yatak yapıp uyutabiliyoruz. Otobüs yolculuklarında saatlerce kucağımızda taşımak zorunda kalmıyoruz desek de inanmayın. Hanımefendi koltuğuna kurulup oyun oynayacağına gelip anne ya da babasının kucağına kurulup yapacağını kucakta yapmayı tercih ediyor. Arada ikna olup koltuğuna geçtiğinde de biraz nefesleniyoruz. Tabi ki yeni bir kucak krizine kadar… Yazımızın başlarında bavulun yanında bir sırt çantası hazırladığımızı söylemiştik. İşte uzun yolda bu mucize sırt çantası imdada yetişiyor. İçinden neler neler çıkmıyor ki. Atıştırmalıklar, içecekler, oyun hamurları, boya kalemleri, oyuncaklar ve tabi ki çokça kitap… İşte bu mucize çanta sayesinde miniğimizin yolculuk sırasında sıkılma krizleri ortadan tarafımızca kaldırılıyor. Siz de bu mucize çantayı miniğinizin ihtiyaçları ve zevkleri doğrultusunda kendinizce donatabilirsiniz. Burada şunu söylemeden geçemeyeceğiz. Uzun yolculuklarda Mısra araçtaki eğlence sistemine hiç salça olmuyor. Biz üç t’den (tablet telefon televizyon) uzak tutmak istediğimiz için mucizeler çantamız epey dolu ve ağır oluyor.
Uzun yol dışında şehir içi ulaşımında da nasıl bir yol izlediğimiz üzerine birkaç kelam etmemiz gerekirse şunları söylemeliyiz. Şehir içi ulaşımında bir yerden bir yere giderken taksi, dolmuş, otobüs ve raylı sistemlerin hepsini duruma göre kullanıyoruz. İlk defa gittiğimiz yerlerde daha çok taksi kullanırken sık sık gezdiğimiz yerlerde toplu taşımayı da oldukça kullanıyoruz. Tabi paranız çoksa ve bizim gibi azıcık konforunuza da düşkünseniz ilk tercih çoğunlukla taksi oluyor.
Son Söz Niyetine
Yukarıda da kısaca anlatmaya çalıştığımız gibi miniğinizle bir yerden bir yere uzun
Ya da kısa seyahatler kolay değilse de kesinlikle eziyet de değil. Hatta miniğinizle birlikte gezmenin çok keyifli olduğunu söyleyebiliriz. Onunla anılar biriktirmek, yeni yerler keşfetmek inanılmaz zevkli ve aranızdaki iletişimi ve bağı oldukça güçlendiren bir şey. Miniğinizi bir zorluk olarak düşünmek yerine onu da yol arkadaşı olarak görmek hem ona hem de size çok ama çok iyi geliyor.
Bizden bu aylık bu kadar. Size miniğinizle keyifli ve dolu dolu geçireceğiniz seyahatler ve tatiller dileyerek huzurunuzdan ayrılırkene artık klasiğimiz haline gelen cümlemizle bitirelim.
Bizi okumaya devam edin anacım.