Merhabalar çok değerli EEEH Dergi okurları.
Dergimizin onuncu yaşını en içten duygularımla kutluyorum. Bu derginin bir parçası olduğum için gerçekten çok şanslıyım. Nice nice on yıllara EEEH!
Bu ay olumlu bir yazıyla geldim. “Sen olumlu bir şeyler yazar mıydın?” dediğinizi duyar gibiyim. Haklısınız. Bazen ben de güzel bir şeylerle karşılaşabiliyorum. Yine okulda yaşadığım bir olay.
Dersteydik. Tahtada bir soru varmış. Öğretmenimiz soruyu okumadı. Aslında duyarlı bir öğretmen olduğu için her zaman tahtadakileri okurdu. Bu nedenle tahtada bir soru olabileceğini düşünmemiştim. Öğrencilerden biri: “Hocam, sesli mi okusak?” dedi. Tahtada soru olduğunu o zaman anladım. Öğretmenimiz de soruyu o arkadaşıma okuttu. O da bunu dikkatli bir şekilde yerine getirdi. Bundan sonra hem arkadaşlarım hem de öğretmenlerim bu gibi konularda daha da dikkatli davrandılar.
Bazen bir kişinin bir davranışı, birkaç kişinin ya da bir toplumun gelecekteki davranışlarını etkileyebiliyor. Okulda erişilebilirliğin gerekliliği gibi konulardan bahsediyordum ve öğretmenlerimi bana nasıl daha iyi eğitim verecekleriyle ilgili yönlendiriyordum. Örneğin; onlara, tahtaya yazı yazdıklarında bunları sesli bir şekilde de okurlarsa Braille yazıyla yazabileceğimi falan söylüyordum. Tabii bu sınıf arkadaşlarımın dikkatinden kaçmıyordu. Bu da böyle bir olayın olmasını sağladı.
Kimi zaman erişilebilirliğin hayatımızdaki öneminden, ayrımcı ve sağlamcı tutumların ne kadar gereksiz ve rahatsız edici olduğundan vb. konulardan sınıf arkadaşlarıma da söz ediyordum. Duyarlı bir arkadaşımdı. Bunlardan bahsettiğimde bana hak verdiğini ve sözünü ettiğim şeylerin daha çok kişi tarafından anlaşılması gerektiğini belirtiyordu. O gün, anlatmanın ve anlaşılmanın önemini daha iyi anladım. O arkadaşım gibi düşünen insanların çoğunlukta olduğu bir dünya diliyorum..