Hijyen operasyonumuza devam ediyoruz. Tabii bu yazıyı okumadan önce bir şeyin altını çizmek istiyorum: Aşağıdaki cümleler, yazı dizisinin bir önceki bölümünde bahsedilen "Temizliğin temel kuralları" alt başlığındaki işlerin yapıldığı varsayılarak kurulmuştur.
ODA ODA ÖLDÜRÜN
Temizliğin, oda oda yapılmasının daha pratik olduğunu çocukluğumda öğrendim… Sevgili annem, "Haydi! Diğer odaya geç bakalım, orası bitti, bu odayı temizleyeceğim şimdi!" derdi -ki -ki belli aralıklarla evime uyguladığı hijyen operasyonu günlerinde hâlâ aynısını söyler. Neyse ki büyüdüm ve az biraz akıllandım; annem evden gidene kadar totomu oturduğum koltuktan asla kaldırmıyorum. Çünkü küçükken hep aynı azarı işitiyordum: "Ben orayı daha yeni temizlemiştim!" Tabii temizlik sürecindeki bir kadına, "Ama anne, buraya geçmemi sen söylemiştin ya…" cümlesinin kurulmaması gerektiğini de insan küçük yaşlarda öğreniyor…
Ne var ki anneler genelde hep haklı çıkıyor. Oda oda temizlik yapmak en akılcısı -tabii her odadan sonra kahve molası vermediğiniz sürece. "Hangi odadan başlamak gerekir?" sorusuna vereceğiniz yanıt keyfinize kalmış. Ben ilk önce yatak odasından başlıyorum. Süpürme sürecine girişmeden önce eğer nevresim/çarşaf değiştirme niyetiniz varsa onları çamaşır sepetine sevk etmeniz gerekiyor. Eğer cam silme eylemi yaptığınız operasyona dahil değilse cam önlerini ve gerekli görüyorsanız avizenin üstünü silmeniz de iyi olur.
Ardından süpürme eylemine girişin. Ancak "büyük temizlik" bu; öyle süpürgeyi iki üç sallamakla bitmez! Yatağı çekmeniz veya süpürgeyi altına sokmanız şart imiş… Maalesef ki küçük komodinleri de öne doğru çekip arkasını süpürmek mecburi imiş. Amma velakin hükümet kesinlikle haklı. Şükretmek şart! Eşek kadar gardırobun öne çekilmesi ya da önce boşaltılıp sonra öne çekilmesi de şart olabilirdi, değil mi?
Süpürme süreci sonrasında "kurallara uygun şekilde" hazırlanmış suyla "kurallara uygun biçimde" yerlerin silinmesi gerekiyor tabii. Maalesef ki büyük temizliğin kuralları hayli acımasız…
YER SİLME SUYU HAZIRLAMAK
Yer silme sürecindeki kuralların acımasızlığı, bulunduğunuz odadaki alanların az kirli/çok kirli olarak ikiye ayrılmasından kaynaklanıyor. Yatak, koşu bandı veya komodin altında kalan alanlar "çok kirli" olarak nitelendiriliyor. Bu nedenle oraları sildiğiniz su ile normal zemini silmek faciayla sonuçlanıyor. Kesin yargı cümlesi kuruyorum çünkü annemin uygulattığı başka bir bilimsel deney sonucu hipotezin doğruluğu kanıtlandı. Eğer çok arzu ediyorsanız çekilen eşyaların altını sildiğiniz suyla evin normal zeminini de silmeye devam edin. Ancak işiniz bittiğinde koku nedeniyle intihara teşebbüs etmek istemiyorsanız burnunuz için bir adet mandalı önceden tedarik edin.
Bu nedenle seyrek çekilen eşyaları temizliğe başlamadan önce her odada çekmenizi, ilk önce oraları süpürmenizi ve hazırlayacağınız deterjanlı su ile önce oraları silmenizi tavsiye ediyorum. Daha sonra kirli suyu boşaltıp yeniden hazırlamak ve maalesef ki vileda ucunu kabaca da olsa yıkamak gerekiyor. Vileda kovasının yarısını suyla doldurmanız, içine iki veya üç kapak yer silme deterjanı ve bir miktar çamaşır suyu eklemeniz hijyeni getiriyor. Aslında bir buçuk kapak yer silme deterjanı yeterli olur ama madem ki o kadar külfete katlanıyorsunuz, en azından sildiğiniz yer bir süre güzel koksun. Tabii verdiğim bu ölçekler, normal yer silme deterjanları için geçerli. "Yoğunlaştırılmış" veya "konsantre" ürünlerde yüzde elli daha az kullanmalısınız.
Çek kapıyı çık dışarı!
Temizliğini yaptığınız odanın silme işi bitince eğer gerekli görüyorsanız hızlıca ikinci bir toz alma eylemine girişebilirsiniz. Tabii sonrasında ayak izlerinin üstünden vileda ile şöyle bir geçmeniz gerekecek. Yok eğer toz almayacaksanız temizlik kokusunun odada kalması için açık pencereyi ve kapıyı kapatarak orayı terk edebilirsiniz. Bu süreçten sonra da akıllı olmanız şart. Eğer temizlik bitmeden o odaya girecekseniz bir zahmet terliğinizi çıkarıp girin içeri. "Daha yeni sildim orayı! Leş gibi terliklerle niye giriyorsun?" diye bir uyarıyı kendi kendinize de verebilirsiniz…
SALON TEMİZLİĞİ
Barındırdığı eşya sayısı ve daha sık kullanılması nedeniyle temizlikte -en azından odalar bazında- en çok zaman yiyen mekan salondur. Oraya dalmadan önce efendi efendi kahve içmenizde bir sakınca yok. Nasılsa yatak odaları temizlendi, işe başladınız, o süreçten sonra yarım bırakmanın enayilik olduğunu anlayacağınız için kahve molasının zararı olmaz. En azından ilkinin…
Başlangıç olarak koltukları kendinize hedef seçmeniz fena olmaz. Eğer oturak yeri kaldırılabilen minderden oluşuyorsa o minderleri ve yastıkları bir yere yığmanız gerekiyor. Çünkü ne kadar dikkatli olursanız olun, uzun süredir büyük temizlik yapmıyorsanız o minder/yastık altına illa ki bir şeyler kaçmış olacaktır. Yastıkları indirdiğiniz alanı elektrik süpürgesiyle süpürmelisiniz. Açıkçası hijyen manyağı biri değilim ama yerleri süpürdüğüm dikdörtgen süpürge ucuyla koltukları süpürmek içime sinmiyor. Bu nedenle tavsiyem süpürge hortumunu, boruyla birleştiği bölümden ayırmak ve koltuk önüne çömerek hortum ucuyla koltukların iç kısımlarını süpürmek. İlk olarak en sol köşeden, kolçak ile koltuk kasasının birleştiği alandan başlayıp aynı kesişim çizgisini takip ederek diğer uca kadar hortumu gezdirmek yeterli olabilir. Yok yeterli bulmazsanız dipleri aldıktan sonra hortumla koltuk üstünü de alabilirsiniz. Peki, yeterli bulmalı mısınız? Bence bulmayın… Çünkü tek kişilik olmayan koltuklarda birden fazla minder olduğu için o aralıktan da aşağı bir şeyler düşüyor. "Sen geçen sefer koltukları süpürmemiş miydin?" sorusuna karşı annenize, "Eee… Evet, süpürdüm, niye ki?" yanıtını verdiğinizde elinize iki aylık kayısı çekirdeğini tutuşturuveriyor…
Süpürme işinden sonra o kaldırdığınız yastıkları eski yerlerine taşımanız da gerekiyor. O işi en sona bırakırsanız ne olur? Eh, herhâlde elinize aldığınız minderi/yastığı şöyle bir silkelemeyi akıl edecek kadar nörona sahip olduğunuzdan, birkaç saniye önce sildiğiniz yerleri batıracağınızı dair tahmin yürütmeniz de güç olmayacaktır.
Zemin temizliği, salonda hayli zahmetli oluyor. Çünkü yatak odasında çekilen yatağın altından çıkan kiri fark ettiğiniz için koltukların altından neler neler çıkacağını hayal etmeniz zor olmuyor. Evinizin mimari yapısına göre en akılcı ve zahmetli çekme/itme işlerine girişin. Benim evim kibrit kutusu kıvamında olduğu için pek sorun yaratmıyor. İlk olarak tüm koltukları öne doğru çekiyorum. Bir uçtan süpürgeyle girip üç duvar takip ederek koltuk genişliğini elli santim kadar aşacak genişlikteki zemini süpürüyorum. O fasıl bitince vileda ile süpürdüğüm bölgeyi siliyorum. Burada dikkat etmeniz gereken tek şey, koltuk genişliğini aşan o elli santimlik alanın en fazla ortasına kadar silmeniz. Yok eğer ıslık çalarak sopayı sallarsanız süpürmediğiniz alandaki kir viledaya bulaşıyor ve çamurumsu bir iz bırakır.
Koltukları yerleştirdikten sonra eğer varsa masa altını kendinize hedef seçebilirsiniz. Süpürme süreci bitince evinizdeki eşyalara göre operasyonu sürdürün. Örneğin benim evimdeki koltukların kolçak kısımları suni deriden olduğu için ve o kolçaklara kahve fincanı koymak gibi bir alışkanlığa sahip olduğumdan oraları siliyorum. Tamam, itiraf ediyorum, sadece sürekli oturduğum taraftaki kolçağı siliyorum ama bence bu bile özenli bir temizlik için yeterli. Tabii anneler öyle düşünmüyor. Yani bir seferinde beni koltuğun diğer kolçağına götürüp işaret parmağımı nazikçe tuttuktan sonra derinin üzerine "Beni sil" harflerini yazmış olması gerçekten çok manidardı…
Silme işlemi sonrasında masa veya koltuk üstüne ters çevrilmiş sandalye ve sehpaları indirmek için acele etmenize gerek yok. Amma velakin o sandalyeleri kullandıkça aşağı indirmenize de gerek yok!
Sonrasında derin bir nefes alın çünkü bir sonraki aşamada Mutfak Muharebesi'ne gidiyorsunuz!