“Sağlamcılığa inat, farklılıklarını yaşat” mottomuzla, bana göre mottodan da çok coşkumuzla, 8. Beyaz Baston ve Erişilebilirlik Festivali tüyolarımızla herkese merhabalar.
Geçen sene Eylül ayında Engin abinin festival ipuçları hakkında yazdığı yazıyı okumanın yüzümde oluşturduğu gülümsemeyi hatırladım da, aynı gülümsemeyi sizlerin yüzüne bu sene de ben yerleştireyim istedim. Geçen sene bu günler benim için zor zamanlardı. Festival ipuçlarını okuduğumda henüz dernek üyesi değilken, katılımcı olma hayaliyle canlanmıştım. Üzerinden bir ay geçtiğinde, kendimi derneğe başvururken; bir ay daha geçtiğinde, festivalin tam ortasında kucağımda kızımla stant açarken; bir sene geçtiğinde ise festival ekibinde çalışırken ve bu heyecanı sizlerle üstelik okumaktan büyük bir zevk aldığım EEEH Dergi’nin satırlarında paylaşırken buldum. Bu ekipte yer almanın verdiği mutluluğu sözlerle tarif etmek öyle güç ki benim için.
Duygusallığı biraz fazla mı kaçırdım dersiniz? Stantlar hakkında bir şeyler duymak yerine, benim sürecimi dinlemekten kafası şişenler kimler? Yazının bundan sonraki bölümünde sizlere festivalin sırlarını anlatacağım. Aman benden duymuş olmayın.
Bu sene kalabalık, harika bir ekiple çalışıyoruz. Herkesin festivale katacak fikri, söyleyecek sözü olunca, mottomuzu da “Sağlamcılığa inat, farklılıklarını yaşat” olarak belirleyince; günlerimiz de birbirinden farklı olsun, onlar bile farklılıklarıyla bir olsun istedik. Bu yüzden üç güne üç farklı tema koyarak hem uyumlu hem de farklılıklarıyla dikkat çeken bir çok sesli koro kıvamında geçecek çok özel bir festival tasarladık. Pandemi koşullarının ne getireceğini öngöremememiz sebebiyle bu sene de geçen sene olduğu gibi online olacak festivalimizde, mesafelerimiz uzak olsa da kalplerimiz bir arada olsun istiyoruz.
Festivalimizin açılışını 13 Ekim Çarşamba akşamı, EEEH Dergi’nin Düşün Sorgula ve Merhaba! Spektrum ile ortak yapacağı “öznelerin söz sahibi olması ve perdeleme” temalı sunumu ile başlatıyoruz. İçeriğin ne olacağını şimdilik gizli tutarak temamızın ipucunu vermiş olalım. Sağlamcılığa inat farklılıkların bir arada olacağı bu harika söyleşiyi kaçırmayın deriz, bizden söylemesi.
14 Ekim Perşembe gününün teması “erişilebilir sanat, erişilebilir medya, dijital çözümler ve bilişim”. Adı bile uzun öyle değil mi? Varın içeriğin bolluğunu siz düşünün. O gün katılan konuklarımızla beraber yazacağız, çizeceğiz, çalacağız, medya hakkında ilginç etkinlikler yapacağız, teknolojinin getirdiği kolaylıklar hakkında sürpriz şeyler öğreneceğiz.
15 Ekim Cuma gününün teması “erişilebilir spor, sağlık ve beslenme”. Farklı spor dallarından farklı beslenme şekillerine, sağlıklı yaşamın bilinmeyen yönlerini öğreneceğimiz bir gün geçireceğiz.
16 Ekim Cumartesi gününün teması ise “gündelik yaşam ve pratik bilgiler”. Temanın kapsamı geniş olunca, o güne ait stantlarımız da bir hayli çok oldu. Son günü bol stantlı, temamıza yakışır, birbirinden farklı konuklarla geçireceğiz. Değişik oyunlar, ebeveynlik tüyoları, ev işlerine dair pratik bilgiler, ilginç yarışmalarla dolu GETEM standı ve çokluğundan dolayı burada sayamayacağım kadar bol sürprizli bir gün olacak.
“Peki akşam söyleşileri?” dediğinizi duyar gibiyim. Onları da daha sonraki duyurularımıza bırakalım en iyisi. Yoksa çok ipucu veriyorum diye festival ekibi beni topa tutacak. Siz en iyisi bundan fazlasını öğrenmek için sosyal medya hesaplarımızı ve festival sitemizi sıkı sıkı takip edin.
Festivalde görüşmek üzere. Coşkunuzu, heyecanınızı, neşenizi ve tabii ki farklılıklarınızı da alın gelin, olur mu?