Toplam Okunma 0

Merhaba değerli okurlar. Ben İstanbul Görme Engelliler Rehabilitasyon Merkezi’nde bağımsız hareket eğitimcisi olarak görev yapıyorum. Hem az gören biri hem de uzun yıllardır görme engelli bireylerle çalışan bir eğitimci olarak bağımsız hareketin ve bastonun hayatımda önemli bir yere sahip olduğunu belirtmek isterim. Bu yazımda, İstanbul Görme Engelliler Rehabilitasyon Merkezi’nde beş ay eğitim almış olan öğrencilerimin gözünden bağımsız hareket ve bastonun ne anlama geldiğini sizlerle paylaşmak istedim. Eğitim döneminin bitmesine bir hafta kala öğrencilerim arasından rastgele seçtiğim birkaçına şu soruları yönelttim ve düşüncelerini paylaşmalarını istedim:

 

  1. Bu kuruma gelmeden önce bağımsız hareket sizin için ne ifade ediyordu?
  2. Daha önce baston kullandınız mı? Eğer kullandıysanız, bastonun sizin için anlamı neydi?
  3. Bu rehabilitasyon merkezine gelmenizde herhangi birinin etkisi oldu mu?
  4. Ailenizin, rehabilitasyon merkezinde eğitim almanızla ilgili yaklaşımı nasıldı?
  5. Bağımsız hareket ve baston şu anda sizin için ne ifade ediyor? 

 

Öğrencilerimden aldığım cevapları aynen sizlerle paylaşıyorum. 

 

23 yaşında ve doğuştan görme engelli bir kadın öğrenci şunları söyledi: “Buraya gelmeden önce hiç baston kullanmamıştım. Bastonla ilk kez burada tanıştım. Bastonu kullanarak bir yerlere gitmeyi hayal ettim, vapura binmeyi hayal ettim. Ailem, ‘Bastona gerek yok, biz yanındayız’ diyordu. Zaman zaman gitmekte olduğum bir dernekteki bir kişiden destek istedim. Kendisi ailemle konuştu, iki senedir bekliyordum, ailemi ikna ettim. Bağımsız hareket sadece “baston” demek değil, her şey demek, özgürlük demek.”

 

20 yaşında ve doğuştan görme engelli bir başka kadın öğrenci, düşüncelerini şu şekilde ifade etti: “Bağımsız hareket, tek başıma bir şeyler yapabileceğim anlamına geliyordu buraya gelmeden önce. Bastonun koruyucu etkisi olduğunu düşünüyordum. Ailem, ‘Sen nasıl yalnız başına gidebileceksin?’ diyordu. Daha önce hiç baston kullanmamıştım. Bence görme engelliler okulunda baston eğitimi verilmeliydi, ders kapsamında verilmeliydi. Şimdi bastonu, tek başıma çıkabileceğim, dolaşabileceğim, bana özgüven veren çok önemli bir araç olarak görüyorum.”

 

Görmesini çok küçük yaşlarda kaybetmiş 23 yaşındaki bir erkek öğrenci ise, görüşlerini şu cümlelerle ifade etti: “Buraya gelmeden önce bastonu, günlük hayatın her alanında değil, ihtiyaç duyduğumda kullandığım bir materyal olarak görüyordum. Arkadaşımın tavsiyesiyle bu kuruma geldim, daha önceleri iş bulma gerekçesiyle ertelemiştim. Rehabilitasyon eğitimini, gelişim açısından yararlı buluyorum. Aldığım eğitimden sonra bastonu, sürekli gerekli bir araç, gözüm olarak nitelendirebilirim.”

 

Görmesini çok yakın zamanda kaybetmiş olan 21 yaşındaki bir erkek öğrenci ise, kendisini şu cümlelerle ifade etti: “Buraya gelmem için ailem zorladı, ablam ve annem araştırdı. Görüşünü sonradan kaybeden biri olarak bastona karşı önyargılıydım, bastonun kısıtlayıcı olduğunu düşünüyordum. Bu kısıtlayıcılığın sebebini de çevredeki insanların bakışları olarak görüyordum. Daha sonra, evde kalmamın daha kötü olacağını düşünerek buraya geldim. Rehabilitasyon eğitimi sonrasında hayatta her şeyi başarmanın mümkün olabileceğini gördüm. Şimdi dışarı çıktığımda bastonu, güven duygusunu barındıran bir materyal olarak görüyorum. Çevredeki insanların ne dediğini önemsemeden, bastonun kullanılması gerektiğini düşünüyorum.”

 

27 yaşındaki doğuştan görme engelli bir başka erkek öğrenci, şöyle anlattı düşüncelerini: “Daha önceleri, bağımsız hareketi, kendi başına hareket etme, başkasına en az ihtiyaç duyarak hareket etme olarak tanımlıyordum. Annem aşırı korumacı yaklaşıyordu, bu yaklaşımı benim hareketimi kısıtlıyordu. Babam, bağımsız hareketim konusunda daha destekleyiciydi. Şimdi bastonun önemini daha iyi kavradım. Bazı şeyleri bizzat yaşayarak tecrübe ettim.”

 

Görmesini zamanla kaybeden ve şu anda az görüşe sahip olan 50 yaşındaki bir kadın öğrenci de şöyle ifade etti düşüncelerini: “Az gören biri olarak “Bastonla işim olmaz.” diye düşünenlerden biriydim. “Bana hiçbir şekilde gerekli değil. Baston, karşı tarafta acıma hissi uyandırıyor.” diye düşünüyordum. Oysa baston kullanılmadığında karşı taraf sizin gördüğünüzü düşünüyor, bu düşünce daha tehlikeli oluyor. Baston olmadığında, kayma, çarpma, düşme daha fazla oluyor. Şu anda benim için baston çok daha önemli. ‘Nerede ne var?’ diye düşünmüyorum. Baston, daha rahat hareket etmemi sağladı, karşıdaki kişilerin bakış açısını da değiştirdi.”

 

22 yaşındaki bir kadın öğrenci de şu şekilde dile getirdi düşüncelerini: “Az görüyor olmam nedeniyle, buraya gelmeden önce baston kullanmıyordum, iyi hareket ediyordum. Ailem, rehabilitasyon merkezine gelip eğitim almam konusunda hep beni destekledi. Ben, bastona her zaman önyargılıydım ama ailem beni baston kullanmam konusunda da hep destekledi. Bastonu, yakın çevreme kabul ettirmede güçlük yaşadığım için kullanmak istemedim. Aslında, bastonu kendime yakıştıramıyordum. Annem, diğer kız kardeşlerime evlenmekten, evlilikten bahsederken, bana evlenemeyeceğimi söylüyordu. Ben de bundan dolayı bu konuda hiç hayal kurmuyordum. Bastonu, kadın kimliği dışında görüyordum. Şimdi ise, kurumdaki eğitim sonrasında bastonu kabullendim ancak yaşadığım bölgede bu konuda savaşmam gerekiyor. Rehabilitasyon merkezinde verilen bağımsız hareket eğitiminin süresinin uzatılması ve bireysel eğitimin olması gerektiğini düşünüyorum.”

            

Görüldüğü gibi bağımsız hareket eğitimi ve bağımsız hareketin temel aracı olan bastonun görme engelli bireylerin hayatındaki yeri ve önemi çok büyük. Görme engelli bireylerin, bir başkasına bağımlı olmadan hareket etmelerini sağlaması nedeniyle, bağımsız hareket eğitiminin mümkün olan en erken yaştan itibaren verilmeye başlanması gerekmektedir. Özellikle doğuştan görme engelli olup görme engelliler okullarında hiçbir şekilde baston eğitimi almamış birçok öğrencimiz, İstanbul Görme Engelliler Rehabilitasyon Merkezi’nde eğitim almaktadır. Oysa, öğrenmenin daha verimli olacağı okul öncesi dönemden itibaren bağımsız hareket eğitimine başlanması çok önemlidir. Çünkü ilerleyen yaşlara gelindiğinde, daha önceden de hiç baston kullanmamış olmanın da etkisiyle, görme engelli bireylerin birçoğunda duruş bozuklukları görülmektedir. Bağımsız hareket alanında herhangi bir eğitim alınmadığında, beden hareketleri kontrollü olmadığından, kaslar yanlış olgunlaşmakta, bu durum da yetişkinlik ve sonraki dönemlerde görme engelli bireylerin ciddi duruş bozukluklarına sahip olmasına neden olmaktadır. Oysa, okul öncesi dönemden itibaren, görme engelli bireyin, konuştuğu kişinin sesine yönelmesi, mekanda konumunu belirlemesi, istenilen hedefe yönelmesi, doku, ses, koku gibi duyularını geliştirmesi, ipuçları ve işaretleri değerlendirmeyi öğrenmesi, bağımsız hareketinin gelişmesine büyük ölçüde katkı sağlayacaktır. Bağımsız hareket eğitimi; baston öncesi bağımsız hareket eğitimi ve baston eğitimi şeklinde ikiye ayrılmalı ve aşamalı olarak çocukların öncelikle gelişimine sonra da yaşına uygun olarak verilmelidir. Okul öncesi dönemde, baston öncesi bağımsız hareket eğitimi verilmeli, gelişimi uygun olan çocuklarla okul öncesi dönemden itibaren baston eğitimine geçilmelidir. Özellikle ilkokul döneminde mutlaka baston eğitimine geçilmiş olmalıdır. Az gören çocukların da görme değerlendirmesi yapılarak, bağımsız hareketinde bir yetişkinin rehberliğine ihtiyaç duyan çocuklarda mutlaka baston eğitimine başlanmalıdır.

 

Özetle baston, görme engelli bireylerin bir başkasına ihtiyaç duymadan özgürce hareket etmelerini sağlayan en temel araçtır. Baston, özgürlüğün simgesi ve görme engelli bireyin kimliğidir. Bu nedenle, öğrenme için en kritik dönem olan okul öncesi dönemden itibaren, gerekli eğitimlerin verilmesine özen gösterilmelidir. Çünkü görme engelli bireyler bağımsızlaştıkça özgüvenleri artacak, özgüvenleri arttıkça da kendini gerçekleştirme noktasına ulaşmaları daha kolay olacaktır.


Sesli Dinle

Yorumlar

Bu yazı için henüz yorum yok.