, | Yıl: 2019, | Ay: Mayıs
Editörler: Burak Sarı, Meral Sözen
Yazım Denetimi: Gülcan Altun, Canan Çam Yücel.
Web Sorumlusu: Burak Sarı
Yayınlayan: Engelsiz Erişim Derneği

63. Sayı: Mayıs 2019 Sesli İndirmek İçin Tıklayın.PDF olarak İndirmek için tıklayınız

İletişim Bilgileri


E-Posta:
eeehdergi@gmail.com

Merhaba dostlar. Ay dolanıyor yıllar geçiyor. Biz her ay dönümünde aramızdaki muhteşem bağa harika bir ilmek daha ekliyoruz. Bu ay da hayatın baş döndürücü deviniminden aşırabildiğimiz ayrıntıları bilinçlerinize hediye etmeye geldik.



Hayatı yaşanılası kılan en güzel şeylerden birisi yolculuklardır. Yol bilinmezdir. Yol harekettir. Yol aşktır. Yol heyecandır. Sevgili Meral Sözen Ankara yolculuğunu bizimle paylaşmak istemiş. Yola çıkan Meral olunca sınırlar ortadan kalkıyor. Yepyeni dünyalara ayak basıyoruz. Doğa da bu yolculuğa ayak uyduruyor ve alışılmış mevsim olaylarını terk ediyor. Bu yolculuk yazıya dökülünce, rüzgarından savrulmak düşüyor bize.



Güzel bir yolculuk hikayesi de Batuhan’dan. Baston, akıllı telefon, bir kilo hazırlık, bir tutam cesaret ve yabancı dil... Konuk yazarımız Batuhan Demir Londra gezisinin ikinci bölümünü yazmış. Yazısını da hepimizin hayatında pişirebileceği bir yemek tarifiyle bitirmiş.



Yolculuklarda, gündelik işlerimizde çeşitli yönlendirmelere ihtiyaç duyabiliyoruz. Teknoloji baş döndürücü bir hızla gelişiyor ve bu gelişme bağımsızlığımızı daha da mükemmel kılan sonuçlar yaratıyor. Elif Emir Öksüz, muhteşem anlatımıyla çevrim içi asistan Aira hakkında bizi bilgilendirmeye devam ediyor.



Peki, bir yönlendiriciye ya da yardımcıya mutlak ihtiyacımız olmalı mı? Kişi tamamen bağımsız olabilir mi? Beyza Ünal bu sorunun cevabını farklı bir açıdan ele alıyor. Beyza’nın yazısı doğru cevabı bulmamızda bize uzun süre rehberlik edecek gibi görünüyor.



Konuk yazarımız Habil Bozkurt çok önemli bir konuyu gündemine almış. Elbet her vatandaş gibi uymamız gereken kurallar var ve bu kuralların ihlali durumunda karşılaşacağımız yaptırımlar. Buraya kadar bir sorun yok. Peki, mevcut yasalara göre suç teşkil eden bir eylemle yargılandığımızda, kendi iddianamemizi okuyabilecek miyiz? Yoksa neyle suçlandığımızı öğrenmek için bile başka birisine güvenmekle mi yetineceğiz? Engelli bir insan için hapishane de yaşam koşulları nasıldır? Habil’le birlikte düşünelim tartışalım.



“Gözün açılsın ister miydin?” “Olur mu öyle şey? Neden istemiyorsun?” Sana ne kardeşim. Göz benim tercih benim. Sen önce görmeden erişilebilir yaşayabileceğim koşulları sağla ondan sonra yönlendirme hakkın olsun. Sevgi Mart bu konuyu oldukça güzel irdelemiş. Tabii ki “Sana ne kardeşim” gibi kaba cümleler kurmadan.

Birlikte düşünelim diyoruz ama her şeyi bizim adımıza düşünenler var. Tanıdık tanımadık herkesi kendi yürüdüğü çizgiye yönlendirmeye çalışan, karşısındakinin neleri yapıp yapamayacağına karar verecek kadar mahir olan insanlar. Burak Sarı onlarla sohbet etmek istemiş bu ay.



Bu yaşadığımız sorunların altında gerçekten bilinçsizlik mi var? Bilinçsizlik yapılan ayrımcılığı meşrulaştırır mı? Bu soruların cevabını İlke Çeperli arıyor. Vay ayrımcıların haline. Alttan üstten her an yeni trol saldırılarıyla karşılaşabilirler. Sizi İlke’nin eline teslim etmek istemezdik ama bunu siz istediniz.



İletişim bütün sınırları ortadan kaldırır. Yasemin Mart, muhteşem bir dille kaleme aldığı işaret dili anlatımlarına devam ediyor.



Son olarak genç okurlarımızdan Mine Yılmaz, TÜRGÖK’ün 9. Öykü yarışmasının ödül töreninden dergimiz satırlarına konuk oluyor.



Misafirliğin kısa olanı makbuldür. Bu ay da bizden bu kadar. Özlemek güzeldir. Haziran sayımızda buluşmak dileğiyle.

Sesli Dinle